Mısır cuntasının vermiş olduğu haksız idam kararlarına karşı uluslararası kamuoyu başta olmak üzere Türkiye toplumunun yeteri kadar tepki vermediğini düşünüyoruz.

İnfaz kararlarının verildiği günden bu yana, idamların durdurulması için konuyu gündeme taşıyan, kitlesel olmasa bile açıklamalar yapan kişi ve kesimler olmuştu.

Bu açıklama ve girişimler kıymetli ancak kesinlikle yeterli değil.

Daha kitlesel etkinliklerin yapılması, Türkiye halklarının bir bütün olarak meydanlara inip Mısır'daki cunta zulmüne karşı ciddi bir tepki ortaya koyması gerekirdi.

Bu konuda, Peygamber Sevdalıları Vakfı yaptığı açıklama ile Türkiye genelinde Mısır'daki idam kararlarına tepki vermek ve Sisi zalimini lanetlemek için bugün meydanlara ineceğini ve kitlesel etkinlikler yapacağını duyurdu.

Peygamber Sevdalıları organizesinde yapılacak etkinliklerin, çok anlamlı olacağını şimdiden ifade etmek lazım.

Genç yaşlı, kadın erkek demeden tüm ehli vicdan bu etkinliklere katılım sağlayarak safını belli etmelidir.

Zulme karşı dik duruş sergileyen insanların yanında olmak, zalime karşı mazlumun safında bulunmak, en doğru karar olsa gerek.

Zalimlerin yaptıklarına sessiz kalınırsa, bir tepki gösterilmezse dünyanın gözü önünde 12 masum insan daha infaz edilecek.

"Biz ne yapabiliriz ki" diye düşünülebilir, ancak yapabileceklerimiz var.

Bu zulümden, bu haksızlıklardan uzak olduğumuzu, beri olduğumuzu ortaya koymamız gerekir.

Sessiz kalmak, zalime boyun eğmek Allah nazarında vebaldir.

Ortada, batının desteklediği zalim ve gaddar Sisi cuntasının yapmış olduğu zulümler var.

Bu zulümlere karşı herkesin elbette yapabileceği bir şeyler var.

En azından yetkilileri harekete geçirecek bir irade ortaya konulabilir.

Bugün harekete geçilmezse ne zaman harekete geçilecek!

Bugün atılmayan adımlar, iş işten geçtikten sonra atılmaya çalışılırsa bir anlamı olacak mı?

Olmaz elbette...

O yüzden Türkiye halkları olarak meydanlara inmemiz, oradaki kardeşlerimize sahip çıkmamız gerekir.

Meydanlara inip kitlesel etkinlikler yapmamız ve ulusal anlamda gündem oluşturmamız ülke idarecilerini harekete geçirmeye vesile olacaktır.

Ortada çok büyük bir zulüm ve haksızlık var; bizler iman sahibi Müslümanlar olarak bu zulümlere karşı duracağız, zalimlere teslim olup boyun eğmeyeceğiz, meydanlara inip mazlumlara sahip çıkacağız.

Bugün ülkeleri idare eden liderler cuntacıların verdiği idamlara sessiz kalıyorsa bile bizler asla sessiz kalmayacağız.

Biz biliyor ve öyle inanıyoruz ki, dünyevi hiçbir çıkar veyahut hiçbir ülkesel menfaat, 12 masum insanın canından daha kıymetli değildir.

"Masum insanlar" diyoruz çünkü gerçekten bu 12 insan ve arkadaşları masum insanlardır.
Onlar hakkında verilen kararlar, siyasi kararlardır, siyasi cinayetlerdir.

Alem-i İslam bu siyasi kararları kabul etmediğini göstermeli, tepkisini ortaya koymalıdır.
Çünkü kardeşlerimiz her an infaz edilebilir.

Yüreğimiz yanmadan, gözyaşlarımız daha fazla akmadan kardeşlerimize sahip çıkalım.
Dünya kamuoyunu harekete geçirecek adımlar atalım.

Ne olur, kim ne yapabiliyorsa yapsın.

Şehid Esma Biltaci başta olmak üzere Mısır'ın bütün aziz şehitlerine karşı ve bugün zalimlere boyun eğmeyen dava önderleri ve fertlerine karşı sorumluluklarımızı yerine getirelim.