Bismihi Teala.

Büyük Cihan Harbinin ardından,

irili ufaklı, büyük küçük ulus devletler üredi.

Asıl referans ulus olunca,

sair uluslar, lisanlar, kem gözlerin bakışından kendini saklayamadı.

Öyleki kayıtlara geçen kerih, şom ağızla söyleyen deyişler var ki,

sormayın gitsin!

“Kürd’ü koyma avluya, Kürt’ten çıkmaz evliya”

Bunun gibi ırkçı atasözler ve deyimler yok değil!

Halbuki zenginlikler varlık görüp önemsenmeliydi.

Ne yazık ki “ulusçuluk” taasubu ret etmeyi tercih etti.

Din, aile, sanat gibi lisan da cemiyet meselesidir.

Özde her birisi değerdir ve birbirine denktir.

Dolayısıyla itham edilmesi, hudut dışı edilmesi sosyoloji

fukaralığı ve de kültürsüzlük değil midir?

  Hint-Avrupa familyasının kadim lisanı Kürdî dilinin;

Cumhuriyet’le birlikte vücudu yok sayıldı.

İtham edildi.

Basın-yayın, müzik ve sanat alanında önüne yasaklar getirildi.

Hatta diri bir şekilde gömülmek istendi.

Öyle ki Donkişotvari tavırla yüzyıllık asıl Türkçe bile “Osmanlıcılık” diye itham edildi.

Türkçe-Osmanlıca ikirciliğiyle ilmi bir nifak yaratıldı. Neyse…

   Günümüzde Kürt dili belki sistematik olarak  inkâr edilmiyor.

Ancak Nasreddin Hoca misali kendi bindiğimiz dalı kendimiz kesiyoruz.

 Kendi özüne bari sen suikastte bulunma, demezler mi?!

Sanırım şehirleşmeyle birlikte konuşucusunda da ciddi kusurlar var.

Lakin kadim bir mirası buharlaştırdığımızın farkındalığını taşıyor muyuz?

Dilin yazınsal yönü kadar konuşucusu da önemlidir.

En azından ilgili ebeveynler,

Ortaokullarda seçmeli ders olarak “Yaşayan Diller ve Lehçeler” dersi bünyesinde

Kurmanci/Zazaki dil derslerini seçebilirler.

Seçmeli ders takvimi okullarda başlatıldı.

12 Şubat’a kadar sürecek.

10 kişinin seçtiği bir dersi okul müdürlükleri,

seçilen dersi okutması için normuna ilgili dersin öğretmenine yer verir.

Bir öğrenci 6 saatlik seçmeli ders seçebilir.

Bu süreçte ebeveynlere düşen ne?

-BİR: Okul idaresi/sınıf öğretmeninden seçmeli ders formunu almak

-İKİ: Seçmeli ders formunu doldurmak.

-ÜÇ: Sisteme kaydettirmek

-DÖRT: Çıktısını almak.

-BEŞ: Takipçisi olmak

Kültürsüzlüğün,yabancılığın kol gezdiği asrımızda

acaba dilimizin çilesi ne zaman dolacak?

Son olarak duyarlı bir STK’nın dile getirdiği gibi;

“Dinim fıtratımdır, fıtratım hakikatimdir.

Dilim mirasımdır, mirasım varlığımdır.”

Kalın sağlıcakla…