Bismihi Teâla

Son dakika golü olmazsa okulların eylülün başında açılacağı kararı son kabine toplantısında nihayet çıktı.

Hayırlısı diyelim... Umarım eğitim-öğretim yılı istikrarlı bir şekilde son bulur.

Doğrusu okulların yüz yüze eğitime açılmasına karşı olan ciddi bir tepki de yok!

‘Amma’ larla, ‘Ancak’ larla başlayan ifadeleri koşul/şartlı anlatımlar şeklinde yorabiliriz.

  Görüldü ki pandeminin baş gösterdiği günden bu yana AB ülkeleri okullar konusunda taviz vermedi. Bizim gibi uzun süre okullarını kapalı tutan ülke sayısı nadirdir. Hatta biz en üst sıralarda bulunduk.

  “Zararın neresinden dönersen kardır.” diye bir söyleyiş var. Hatada ısrar etmek, er kişinin işi olmaz/olamaz. Yeni bakan bu konuda iyimser bir soluk verdi.

Marifet; hatalardan ders çıkarmak…

Süreç itibariyle gelinen konum, önemli…

  Eğer eğitim kurumlarınız;

-BİR: Nicelik

-İKİ: Temizlik ve hijyen

-ÜÇ: Derslik ve sınıf mevcudu

-DÖRT: Güvenlik

-BEŞ: Personel istihdamı

… gibi tamamlayıcı unsurlar arasında ileriye dönük fark oluşturmamışsanız, yol katettiğinizden söz edilemez.

  Oysa geçen yirmi dört aylık zaman diliminde makine/teknoloji maharetiyle fark üretmek olasıdır.

  Harıl harıl özel okulların türediği, özel dershane sayılarının arttığı bu süreçte,

MEB;

Kaç yeni okul, kaç yeni derslik açtı?

Okulları pandemi koşullarına elverişli hale getirmek için ne gibi hazırlıklar yaptı?

Okullara sağlık ve temizlik personeli alacak mı?

Bu minvalde sorulabilecek/sorgulanabilecek çok şey var.

  Öğretmenlerin aşılanması ile ilgili radikal karar cumhurbaşkanlığı kabinesinde alındı.

Zaten öğretmenler aşılanma oranı çok yükseklerde. “PCR” testi zorunluluğuyla birlikte öğretmenlerde aşılanma yönünde bir problem olacağı görünmüyor.

  Aslında bana göre asıl risk altında olan veliler!

Velilerin okula geliş gidişleri kontrol altında tutulacak mı?

Aşılanmayan velilerden PCR testi istenecek mi?

  Hasılı;

Aileler, çocuklar, esnaflar, çarşı-pazar okulların açılması arifesinde tanıdık/bilindik heyecanı yaşayacak mı?

Sokaklar, caddeler, okul yolu, okul bahçesi şen şakrak, cıvıl cıvıl çocuk sesiyle şenlenecek mi?

 Hisse; aileler okulların ehemmiyetini, öğretmene olan saygınlığı bir kez daha gözden geçirecek mi?

  Toparlayacak olursak üzerinde ittifak edilen:

Aşılanma.

Ki bu da fizyolojik ve psikolojik olarak rahatlık sağlayacak.

En azından koruyucu tedbir açısından sair tedbirlerle bulaşa karşı korunma yoluna geçebileceğiz.

En azından sıhhatli bir yaşam için her birimiz ödevlerimizi yerine getirelim.

Aşılarımızı olsak dahi maskeden vazgeçmeyelim.

Kalın sağlıcakla…