Bismihi Teâlâ                                                                                                                  

   Yeni eğitim öğretim yılı uzaktan da olsa korona kıskacında başladı. Ders yılı ne şekil, nasıl, ne zaman açılacağına ilişkin planlamalar hali hazırda yapılmış diyelim ama yine de her an her şey değişebiliyor. Onun için vakıa, vaziyet, kurulların vereceği karar bir yandan tüm senaryoları tepetaklak boşa çıkarabiliyor.

  Mesele; sağlık olunca çok da üstüne gidil(e)miyor. Hayırlısı diyelim fakat şu var ki fırsat ve imkân eşitsizliğinin açtığı açıklık gitgide açılıyor… Yani bakanlığın dile getirdiği gibi alt yapı ve üst yapının iştah açıcı olduğunu söylemek; iyimserliğimizi zorlar türden…

  Uzaktan eğitim; Eba TV, Eba portalı, çevrimiçi(canlı ders) şeklinde yapılmaya başlandı. Bana göre çocuk ve genç için en heyecanlı olanı çevrimiçi olanıdır. Zira bunun da masrafı vardır. En azından kamerası ve internet bağlantısı olan bir cihazın olması gerekir. En basitinden cep telefonunun olması gerekir. Evde bilgisayar ya da tabletin olması işi bir nebze rahatlatabilir. Ama gel gör ki yüzde kaçında bu var! Orası da ayrı bir dert!.. İlkokul öğrencisinin telefonu olmadığına göre ya babasının ya annesinin telefonundan bağlanması gerekecek. Hadi diyelim ki birden fazla öğrencisi olan aileler ki aynı aileden 6 öğrencisi olan aileler var, bu durumda derslerin çakışması karşısında, bu sefer telefonu kapma telaşı başlayacak. Aynı anda milyonlarca öğrencinin sisteme girdiği karmaşa karşısında sisteme girememe komplikesi ayrı bir sorun…

  Kısacası sorunsal bir süreç! Hakikaten sancılı bir zaman!.. Bunlar; telafi eğitimi için sadece birkaç done. Bunla sınırlı olsa iyi fakat işin çok farklı boyutları vardır ki bunlar ıskalanmaz;

-BİR: Akademik benlik ayrı bir husus…

-İKİ: Velinin bütçesi ayrı…

-ÜÇ: Çocuğun/gencin sosyal yönü…

-DÖRT: Bireyin ruhsal yanı…

-BEŞ: Velinin eğitime katkısı…

-ALTI: Kaynakların kullanımı…

-YEDİ: Dijital samimiyet ayrı travma…

-SEKİZ: Sağlık sorunları…

   Metraj iyi ayarlanmalı… Yukarıdakilerden hangisi hayati değildir ki!

   MEB teşkilatı bu sorunların üstesinden gelecek mi yoksa herkes başının çaresine mi baksın?.. Bunu süreç gösterecek.

  Galiba teknolojik donanımlar(bilgisayar, cep telefonu) ve internet bağlantısı gibi kaynaklar ailelerin bütçesine ek bir yük getirecektir.

Yetkililerin her şey mükemmel, yolunda demesi kolay fakat uygulamalar acaba aynı şeyi diyor mu?..

 Şu var ki eğitim sancılı, genç kaygılı, aileler tedirgin!.. Süreç her şeye gebe…

Kalın sağlıcakla…