Tabii ki olmayan hukukun,

Yalan vaadlerin,

Boş süreçlerin,

Kandırmaca açılımların!

Şu hale bakın!

Darbeci artıklar temizlensin denecek,

Yargı vesayeti son bulsun denecek,

Özgürlükler teminat altına alınır denecek,

Elin sarhoşuna bile özgür ortam sağlanacak,

Sonra da Yezidi bir hırsla…

Tüm ortam Müslümanlara zindan haline getirilecek!

 

AB hazretleri hürmetine kanun çıkarılacak,

On yıl tutukluluk süresi dolanlar tahliye olsun denecek,

Sonra da…

Oluşan tahliyeler cadı avına dönüştürülecek!

 

Evler basılacak,

Dernekler terör yuvası diye yandaş-candaş üzerinden psikolojik operasyon yürütülecek,

Sonra da baskın üstüne baskın… Operasyon üstüne operasyon düzenlenecek!

 

Alternatif diye süspanse medya, çekirge sürüsü gibi ortalığı kasıp kavuracak,

Fırıldak manşetler “özgürlük” diye takdim edilecek!

Bir haftalık gazetemiz var…

O da polis baskınına maruz kalacak!

 

Yayın koordinatörümüz “örgüt yöneticisi” çıkacak,

Yazarlarımız “militan” ilan edilecek,

Çalışanlarımız polis tacizine maruz kalacak,

Gazetemizin dağıtımı engellenecek,

Okurumuz “örgüt mensubu” ilan edilecek,

Buna da Avrupa standartlarında özgürlük denecek!

 

Yüksekova… Adana… Amed…

Polis amcası eline Molotof verecek,

O dernek senin, bu dernek benim,

Camları indirilecek, kundaklama yapılacak.

 

Ökkeş amca gelecek,

Katilleri bulmak yerine dernek yöneticilerini gözaltına alacak,

Buna da sivilleşmenin sağladığı “özgürlük ortamı” denilecek!

 

Yandaşa toz kondu mu onlarca kişi,

Terör yandaşı diye kısa süre sonra yakalanıp tutuklanacak.

Bize saldıran katiller mi?

“Siz sağ, biz selamet” denip provokatörlüğe devam mesajı verilecek!

 

Olmadı mı?...

Esrarengiz adamlar, bir iki gözyaşı seansıyla baştan çıkarılacak,

Sadece yandaş kurumun kozmiğinde bulunabilen Beykoz`daki CD`ler…

Mossadçı ağabeylerin hazırladığı düzmece raporlar…

Örgüt stratejisi diye,

İhya-Der`in merkezine yerleştirilecek!

 

Dernek başkanı örgüt lideri,

Üyeler örgüt mensubu çıkacak.

Elli beş yaşındaki ninemiz, eli bastonlu bacımız

Yedi buçuk yıl hapse mahkum olacak!

 

Ergenekon`a vurulmuş Candaş görmezden gelecek,

Yezid`in sofrasından beslenen Yandaş sevinç naraları atacak,

Kürtlerin dindarlığından beslenenler Üç maymunu oynayacak!

 

Biz mi?..

 

O meydan senin, bu meydan benim,

Efendim basın açıklaması yapacakmışız…

Tepkilerimizi ortaya koyacakmışız…

Sevsinler tepkimizi… Yesinler basın açıklamalarımızı…

 

İhya-Der`in katilleri ortada… Hiç kimse kalkıp Yargıtaymış, statükoymuş, Ergenekonmuş, cartmış, curtmuş edebiyatı yapmasın. Bu alçak komployu kurup masum insanları karacübbeli canavarların sofrasına servis edenler ortada. Hem de “rıza-i ilahi” niyetine…

 

Korkum odur ki,

Hala bazıları çıkacak,

Bir şey olmaz, “Müslüman kardeşlerimizdirler” diyecek.

İşte asıl ona yanarım!

 

Böyle Müslümanlık,

Böyle kardeşlik düşman başına!

 

Emin olun ki…

Yezid kılıcını kuşanmış,

Emevi saltanatının selameti adına,

Medine islamını kızgın Kerbela çölüne gömmeye…

Yemin etmiş!

 

Hüseyin mi?

Yarenleriyle beraber,

Alsaydı eline basın duyurusunu…

Bir değil, bin kere dahi okusaydı, Yezid`in yüzüne karşı…

Kanı akmazdı belki ama,

Tarih yazacak gücü de asla olmazdı!