Allah aşkına, bu millete bu yapılır mı? On beş Temmuz gecesi salalarla birlikte gelen okkalı zamlar bir ok gibi milletin sinesine saplandı mı?  Bir tarafta on beş Temmuz kutlamaları, diğer tarafta on beş Temmuz zamları. Hem de öyle böyle değil, bütün piyasayı etkileyecek bir zam. Millet hem de darbenin yıldönümünde daha meydanlarda iken. Yahu bir gün bekleseydiniz ülke batacak mıydı? Basiretiniz bağlanmıştı da insafınız da mı kurumuştu?

Şimdi sokaklarda millet ateş püskürüyor. Bir tarafta kiralar, diğer tarafta pazar, market giderleri, şimdi de akaryakıtta bir gecede gelen okkalı zam! Ne yapsın bu millet? Artık intihar vakaları, evden atılma olaylar, kiracı ev sahibi kavgaları ajanslara düşmeye başladı. Bu işin sonu toplumsal meselelere kadar gider. Çünkü boş tencerenin devirmeyeceği hükümet yoktur.

Elbette hükümet bazı sıkıntılar yaşayabilir, bunun için de tedbirler alabilir. Şimdiye kadar alınıyordu, bundan sonra da alınacak. Amma ve lakin bunu bir gecede halka yüklemek, sonra da vatandaşın yaptığı zamlara ceza kesmeye başlamak haksızlıktır. Yapılan zamanların nedenini halka açıklamayıp ikna etmemek haksızlıktır. Kendi harcamalarını kısmadan halkın malından istemek haksızlık değil mi? Belediyelerin konserlerini, yeni yatırımlarını, devletin yatırımlarını gözden geçirip acil olanlar dışında diğerlerini durdurmadan halka yüklenmek haksızlıktır.

Ey yetkililer ortalık yangın yerine dönmüş. Halk artık gelecek endişesinde. Siz tuzu kurulara bakmayın. Onlar servet üstüne servet kazanıyorlar. Siz üreticiye, ihracatçıya bakmayın. Onların tam harman zamanı. Siz kirada kalan, asgari ücret alan, yevmiye ile çalışan gariban halk kitlelerine bakın. Otobüs kullanan, tramvaya binen halk kitlelerine bakın. Farkında mısınız bilmiyorum ama artık halk dolmuşa da binemez duruma geldi.

Bir tarafta sokaklarda her gün köpek terörü, diğer tarafta zam terörü, beri tarafta kira, uyuşturucu ve fuhuş terörü, yakında birileri de bunu kazıyıp kanatacak! Ondan sonra sen seyreyle gümbürtüyü. Halkın dayanma gücü kalmadı. Ne maddi ne de manevi olarak halkın dayanacak gücü kalmadı. Halkın bu son seçimlerden bir umudu vardı. Ama bu zamlarla da o umudun yüzde ellisi gitti. Kalan yüzde elli de gittiğinde artık kimse onu tutamaz. Artık bu zam furyasını durdurun. Etkin bir denetleme mekanizması getirin. Halka nefes aldırın. Kendinizden başlayarak sıkı bir denetim uygulayın. Yoksa iş yaş!