Elhamdülillah. Yurdun doğusundan batısına kadar her yeri Allah’ın rahmeti kapladı. Hasret olduğumuz, el açıp istediğimiz, yolunu gözlediğimiz rahmet çok güzel bir şekilde geldi. Bütün ülke beyaz bir örtüye büründü. Ağaçlar sanki yeniden çiçek açtı. Tüm dalları beyaz çiçeklere büründü. Bütün ağaçlar aynı beyaz çiçekten açtı. Her taraf tertemiz oldu. Kaysan da düşsen de kirlenmiyorsun. Bütün her taraf ayrı bir mucizeye şahitlik ediyor. İnanın bunu görmeyen ve bilmeyen bir insana anlatsanız inanmaz.
Evet, rahmeti ile bizleri sevindiren Rahman olan Allah’a hamd olsun.
Tabi bu rahmeti zahmete çevirenler de var. Her nimette olduğu gibi bu nimetin gereklerini yerine getirmeyenler onu zahmete çevirdiler. Yağacağı önceden belli olan bu karın ne kadar ve kaç gün yağacağını sağır sultan da duymuştu. Bunun gereğini yapması gerekenler yapmayınca insanlar mağdur oldu. Ondan sonra suçlusu rahmet oldu. Başladılar kar esareti, kar mahkumiyeti, kar yolları kapattı, karda mahsur kaldı teraneleri ile bütün suçu kara yüklemeye. Yahu kardeşim hırsızın hiç mi suçu yok? Bu şehirleri yönetenlerin, yollara bakanların hiç mi suçu yok? En azından önceden tedbir alabilirdiniz. İnsanları yollara çıkarmayabilirdiniz. Veya yollardan zamanında alabilirdiniz. Siz size düşeni yapmayın, kayak merkezlerinde, restoranlarda keyif çalın, sonra dönün yine o mağdur insanları suçlayın. Valla helal olsun size. Özür dileyip kusurunuzu af ettireceğinize yağ gibi üste çıkıyorsunuz. Mağdur olan halkı suçluyorsunuz!
Ülkemiz birkaç yıldır kuraklığın pençesindeydi. Herkes bilir ki kar kuraklığa en büyük çaredir. Çünkü yavaş yavaş eriyerek yer altı sularını besler. Toprağın derinliklerine kadar sular işler. Böylece yazın az bir su ile toprak sulanır. Ayrıca yavaş yavaş eriyerek gölleri ve barajları da besler. Yani parayla satılsaydı ülkeler onu almak için büyük meblağlar öderlerdi. Ama Allah rahmeti ile bedava bizlere veriyor. Tıpkı diğer nimetleri gibi. Çünkü O’nun kullara ihtiyacı yoktur. Kulların her şeyiyle O’na ihtiyacı vardır. Bizi rahmetsiz bırakmayan Allah’a hamd olsun.
Bu rahmetin kıymetini bilelim. Rahmete karşı dilimize sahip çıkalım. Bu nimeti suçlayıcı ifadelerden kaçınalım. Rahmetin sahibine de şükranlarımızı sunmaktan geri durmayalım. Yoksa rahmet zahmete, zahmet de azaba dönüşür. Veya rahmet kesilir de mumla da arayıp bulamayız.
Allah’ın rahmet eserleri her mevsimde ayrı bir güzellikte. Her mevsim ayrı bir sanat eseri tablosu olarak bize sunulmakta. Biz de şükranlarımızla buna karşılık verelim ve edebimizle uğurlayalım ki ondan mahrum kalmayalım.