Kürtler ve Aleviler Dersim ve Zilan’ı unuttu mu Sayın Kılıçdaroğlu?
Miting meydanlarında yeterince rağbet göremeyince sosyal medyayı mesken tutan Kılıçdaroğlu, oylarına göz diktiği Kürtler ve Aleviler üzerine edebiyat yapıyor. Her iki meselede de geçmişte CHP zihniyetinin zulüm ve katliamlarına maruz kalındığı gün gibi ortadayken Kılıçdaroğlu’nun seçimleri kazanmak uğruna böylesi hassas konuları kaos oluşturabileceği tehlikesine rağmen diline dolamaktan geri durmaması, niyetinin memleket meselesi olmadığı, iktidar olma sevdası olduğunu ortaya koyuyor.
Kılıçdaroğlu, başında bulunduğu CHP zihniyetinin Dersim’de, Zilan’da ne katliamlar yaptığını Alevi ve Kürt halkının unuttuğunu mu zannediyor acaba! CHP zihniyetinin elinde bu kan dururken ve daha geçmişiyle yüzleşmemişken Kılıçdaroğlu’nun bir oy uğruna utanmadan sıkılmadan sanki hiçbir şey olmamış gibi üstelik bir alevi olarak Kürtlerin, Alevilerin kapısını çalmasına ne demeli insan şaşırıyor.
Sonra Müslüman bir Türkiye’nin Müslüman halkını yönetmeye aday birinin kalkıp sapkın ahlaksızları savunmak gibi bir lüksü olabilir mi? Ama bu Kılıçdaroğlu olunca oluyor maalesef…
Sunucu soruyor; “LGBT, Türk aile yapısını bozuyor mu?” Kemal Kılıçdaroğlu cevap veriyor; “Hayır efendim ilgisi yok, niye aile yapısını bozsun” diyerek hezeyanda bulunuyor. O zaman, yüzde 99’u Müslüman bu kadim halk da, kendi neslini bozmaya çalışan bu sapkın ahlaksızlara bir oy uğruna göz kırpan bir adamı niye Cumhurbaşkanı seçsin ki?
CHP’nin, bu sapkın ahlaksızlığı yayacaklarına dair vaadler veren HDP zihniyetiyle seçime işbirliği yaparak aynı amaca hizmet ettiği artık aşikar olmuş durumda. Avrupa ülkelerinin bireysel yaşam, kadına özgürlük adı altında aile kurumunu yıkan sapkın birlikteliklerin teşvik edildiği ahlaksızlıkların ülkemiz aile yapısına sorun teşkil etmediğini söyleyerek meşrulaştırmaya çalışmak aymazlıktır, kabul edilebilir değildir.
Kılıçdaroğlu konuşur da yardımcısı Özgür Özel durur mu? O da başkanından geri kalmıyor. Özgür’ün en özel alanı pazarlama yeteneğiyle bol bol vaat dağıtması. 2018 seçimlerinin ‘Bedava Traktör’ vaatçisi Özel, 2023 seçimleri için yeni bir vaat bulmuş; “Her ay bir tam altın dağıtacağız” diyor Özel. Vaatlerin işe yaramayacağı zamanlarda ise tehdit diline sarılıyor diğer CHP zihniyetdaşları gibi. O da lideri Kılıçdaroğlu gibi bu ülkede bazılarına özgürlüğün bu kadarı da fazla denilebilecek cüretkarlıkla Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik “Tarih önünde Recep Tayyip Erdoğan hesap verecektir. Andolsun, andolsun, andolsun.” Diyerek salvolar diziyor. Fetö’nün gazetesi Zaman’ın sık savunduğu Vekili eczacı Özel. Herkesin birbirinin ayağını kaydırdığı CHP’nin, merdivenlerinden hızlı yükselen Özel Özgür, seni iyi biliriz…
Bir diğer CHP milletvekili Müslim Sarı, katıldığı bir tv programında bakın ne diyor; “20 yıl devam eden bir iktidar var ve biz o iktidarın üzerine geleceğiz ve hiçbir şey yokmuş gibi davranacağız, niye bize oy versinler. Dolayısıyla hesaplaşacağımız kitleler var!”
Görüyor musunuz kini.. Nasıl da geçmiş zihniyetine çekiyor. Kan çekiyor bunları kan. Bunlar darbe zihniyetlerinin ürünü. Anca tehdit etmeyi bilirler. Devleti, sömürülmesi gereken bir memba kaynağı olarak görürler. Bunlar ihya ve inşa etmeyi bilmezler, bunların işi gücü kaos üretmek, nesli ifsat etmek, dine düşmanlık yapmak. İcraat olarak milletin cebine yansıyan, halka hizmet olan, memleketi ihya ve inşa eden bir yapıtları pek yoktur. Tatili, eğlenmeyi, yemeyi, yedirmeyi bilirler. Bilindik tescilli tek icraatları ise heykel dikmektir.
Bunların kültüründe halka hizmet yoktur. Ülkeyi kalkındırmak yoktur. Yeni yeni teknolojiler üretmek yoktur. Kendi uçağını yapmak, insansız hava araçları yapmak adeta suçtur. Çünkü bunların göbek bağıyla bağlı bulundukları ağababaları “Biz zaten size istediğiniz uçağı, hammaddeyi, teknolojiyi veriyoruz, sizin üretmenize gerek yok” diye fısıldadığını ve dışarıya bağımlı zihniyetin kontrolündeki bu 7’li koalisyonun da bu IMF tavsiyeli Müstemleke reçeteyi uygulama görevini üstlendiğini biliyoruz.