Bugün siyonist işgal rejimini ayakta tutan ayaklardan bir tanesi de ümmet coğrafyasında kurdurulan sunî ulus-ulusal devletlerdir.
Ulus devletleri küçük, zayıf ve ırkçı damarlar beslenerek kuruldu ki büyümesin, güçlenmesin…
Sykes-Picot Antlaşması, buna hizmet etti ve siyonist rejimin kurulmasının önünü açtı.
20 milyon kilometrekareye ulaşan Osmanlı İmparatorluğu masaya yatırılarak onlarca devlete bölündü.
Bunun mirasçısı olarak kurdurulan Türkiye Cumhuriyeti, ümmet mefkuresinden tamamen soyutlanarak ulus devleti olarak kuruldu ve redd-i mirasta bulundu.
Kurdurulan devlete coğrafya veya daha birleştirici bir isim verilmedi ve bir ırk ismi verildi.
Devlet geleneği ve tecrübesi, istek ve arzusu olmayan onlarca Arap Aşiretlerine devlet kurduruldu. Günümüzün nüfusuyla 360 milyon olan, toplam yüzölçümü 13.868.171 olan alandan tam 22 devlet çıkarıldı.
Bazı devletlerin nüfusu bir milyonu bulmuyor. Cibuti: 921 bin, Komorlar: 863 bin, Bahreyn: 1 milyon 742 bin, Katar: 2 milyon 660 bin olsa da ancak 313 bini vatandaştır. Geriye kalanı dışardan gelen yabancı işçilerdir.
Diğer taraftan günümüzün tahminleriyle 40 milyon nüfusu ve yaklaşık 400 bin km karelik alanda yaşayan Kürtlere ise tek bir devlet dahi çok görüldü.
Bu da emperyalistlerin coğrafyamızda oynadığı farklı bir fitne ve oyun….
Nispeten daha kalabalık ve büyük olan Mısır, Irak, Suriye, Ürdün gibi devletlerin başına da siyonist rejime tehlike arz etmeyecek, tam aksine onlara hizmet edecek isimler getirildi.
Bunun aksini kimse iddia etmiyor.
İşte malumun ilamı ve ispatı olacak açıklamaları The Washington Post gazetesinin yazarı Bob Woodward, ‘savaş’ adını verdiği kitapta anlattı.
7 Ekim Aksa Tufanından sonra ABD Dışişleri Bakanı'nın Arap yöneticilerle yaptığı görüşmeleri kaleme aldığı kitapta bunları ifşa ediyor.
İşte bu ifşalardan birkaç tanesi…
- 13 Ekim 2023'te Blinken, Ürdün Kralı II. Abdullah'ı Amman'da ziyaret etti ve Kral ona şöyle dedi: "israile bunu yapmamasını söyledik. HAMAS'ın bir grup Müslüman kardeşe güvenmemesini söyledik." İsrail, HAMAS'ı yenmeli. Bunu kamuoyu önünde söylemeyeceğiz ama HAMAS'ın yenilgisini destekliyoruz..."
- 14 Ekim 2023'te Riyad'ı ziyaret eden Blinken’e Dışişleri Bakanı Prens Faysal şunları söyledi. “Terörist gruplar sadece israili ortadan kaldırmaya çalışmıyor, aynı zamanda diğer Arap liderleri de devirmek istiyorlar. israil operasyonunun hepimizin güvenliği üzerinde ne gibi etkileri olacağı ve ne olacağı konusunda endişeliyiz… Netanyahu'nun yarattığı kaostan sonra Gazze'yi yeniden inşa etmek için tek bir dolar bile ödemeyeceğiz.”
Aynı ziyarette Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman ise Blinken’e şunları söyledi.
"…7 Ekim'in yarattığı sorunların ortadan kalkmasını istiyorum. israille normalleşmeden önce bir Filistin devleti kurulmalı. Bunu istemiyorum ama normalleşmeyi meşrulaştırmak için buna ihtiyacım var. israille normalleştirebilmemiz için önce Gazze'nin sakinleşmesi gerekiyor…"
Tabii bunlar dışarıya sızdırılan ve yazılanlar.
Allah bilir kapalı kapılar ardında ve sahada neler konuşuluyor, ne tür sözler veriliyor, ne tür adımlar ve ihanetler yapılıyordur.
Her şeyden haberdar olan Allah Teala bunları duyuyor, görüyor ve şerefli melekler bunları kaydediyor.
Kıyamet günü Mahkeme-i Kübra’da bunlar her nefsin önüne çıkarılacaktır. Bundan kaçış yoktur. Ama bütün bu ihanetlere rağmen, Allah nurunu tamamlayacak ve yardımını gönderecektir.