Köyün yüzlerce sakini ve onlarca ailesi var.
Bu aileler arasında dostluk, akrabalık, ticari ve komşuluk ilişkileri olduğu gibi tarla, hayvan, çocuklar yüzünden zaman zaman kavga ve çatışmalar çıkmaktadır.
Yanlış da olsa, bazı güçlü fert ve aileler diğer ailelere ve köyün fertlerine haksızlık ve zulüm yapabilmektedir.
Hatta can kaybıyla sonuçlanan kan davaları da olmaktadır.
Ama bu tür sorunları kendi aralarında çözüme kavuşturmak için bir irade ortaya çıkmaktadır. Çözüme kavuşan sorunlar olduğu gibi çözülemeyen sorun ve problemler de varlığını devam ettirmektedir.
Sonuçta asırlardan beri ataları, dedeleri birlikte yaşamışlar. Yerine göre başka köylerden ve uzak diyarlardan gelen hırsız ve eşkıyalara karşı birlikte köyü savunmuşlardır.
İşte böyle bir köye, çok uzak diyarlardan bir harami çetesi musallat olmuş.
Köyde tarla ve mülkü olmayan bu harami çete, bazı köylülerin tarlalarını gasp ederek, onları öldürerek tehdit ve sürgün ederek tarlalarına ve mülklerine el koymuş.
Köyde kabadayılık etmekte, canının istediğini dövmekte, onur ve şerefini ayaklar altına almakta, tarlasına ve hayvanlarına el koymakta, evleri içindekilerle birlikte ateşe vermekte…
İradesi zayıf bazı köylülerin zafiyetlerini kullanarak kendine bağlamakta, onları hizmetkar ve maraba olarak kullanmaktadır. Diğer köylülere karşı her türlü kirli işte kullanmaktadır.
Bu harami çete, cesaret ve pervasızlığını köylülerin birlik olamamasından aldığını çok iyi bilmekte. Köyün kendisine karşı bir olması halinde orada bir saat bile kalamayacağının farkında. Bunun için köyde bir birliğin oluşmaması için fitne ve fesat çıkarmaktan bir an olsun geri durmamakta.
Köylüleri, ‘sen bu ailedensin sen filan ailedensin, geçmişte sizinle filan aile arasında kan davası yaşanmış, o aşiret dedeni öldürmüş, filan aile malınızı gasp etmiş, o aile sizin düşmanınızdır, ondan intikamını almalısın, işte sana silah ve para… diyerek sürekli köylüleri birbirine düşürmekte…
Sürekli dışardan para, silah, asker yardımı alan ve yerli işbirlikçilerden her türlü yardımı alan bu harami çeteye karşı tek bir ailenin karşı koyması, onu köyden kovması mümkün değil…
Köylüyü bu harami çeteye karşı bilinçlendirmek, köyün birlik ve beraberliğini sağlamak, köyü işgalden kurtarmak isteyen onurlu köylüler, bu harami çetenin en büyük düşmanı..
Buna karşı, her yola başvurmakta. Baskı, zulüm, tehdit, şantaj, suikast, kadın ve çocuklarını katletme, evlerini ateşe verme, işkence ve zindan, köyden sürgün etme dahil her türlü yöntemi uygulamakta…
Böylece bu harami çete ömrünü ve sömürüsünü uzatmaya çalışmaktadır.
Normal akıl sahibi her insan, hatta normalin altında IQ’sü olanlar dahi bu köyün bu harami çeteden kurtulması için köylülerin aralarındaki bütün anlaşmazlıkları bir kenara bırakmaları ve bir olmalarının elzem olduğunu söyler.
…
Bu köy, İslam coğrafyasıdır. Bu haramiler de siyonist çetedir.
İşte bir asırdır siyonist çete topraklarımızı işgal etmekte, mezhepsel, ırksal ve ulusal devletler üzerinden bizi birbirimize düşürmekte ve haramiliğini devam ettirmektedir.
Şii-Sünni, Türk, Kürt, Arap, demeden vurmakta, en azizlerimizi katletmektedir. Görüyoruz ki tek bir ülke ve hareket bu haramilerle baş edemiyor ve edemez..
Güçlü olmak, Allah’ın yardım ve nusretine nail olmak, bu harami çeteden kurtulmak istiyorsak birlik olmaktan başka çaremiz yoktur.