Hayatta amaç edinilmiş ve bilinçli olarak yapılan hareketlerin sürdürülebilir olmaları acaba neye göre değerlendirilmeli?

İlk andaki inanç, heyecan ve aksiyon sürekli korunmalı.

Her girişim, ilk kez başlanıyormuş gibi olmalı.

 

Bu olasılıklar dışında başka etmenler, hareketlerimizi sıradanlaştırır.

Sıradan olma zamanla amaç ve bilinçten uzak tutar.

Kalıplaşmayı veya robotlaşmayı beraberinde getirir.

Yani adetten yapar.

Yapılanlar ruhsuz ve niteliksiz olur.

 

İnsan için hayatın ana gayesi olarak birçok etken sıralanabilir.

Oysa ibadetlerle kulluk, tek gaye tek amaçtır.

Bu amaç, teslimiyetle anlam bulur.

Allah’a ve Resulüne…

Alt amaçlar asıl amaca matuftur.

Abdestsiz namazın olmaması gibi.

 

Namaz, oruç, hac, zekat ve şehadet…

Bu ibadetlerin amaç ve bilinçle var olmaları anlamlıdır.

Amaçsız ve bilinçsiz de varlar, ama yoklar.

Etkisiz, faydasız ve anlamsız…

Sıradanlaştıklarında, adetten olurlar.

Ruhsuz ve niteliksiz…

Sahibini robotlaştıran, kalıplaştıran…

Öyleyse bilinçli ibadet, kaliteli yakıt gibidir.

Güç verir; inanç, heyecan ve aksiyon sahibi yapar.

Baş eğdirerek başkaldırmayı öğretir.

 

Namazı niçin kılıyoruz?

Orucu neden tutuyor, açlığa sabrediyoruz?

Zekatı vermenin anlamı nedir?

Malımız nasıl temizlenir?

Hacca gitmek, hacı olmak için değildir.

Rabbinin evini Resulünün ravzasını ziyarettir, ruhtur.

Şehadetine bu ibadetleri şahit etmektir.

Zira zamanla ibadetin sıradanlaşması, sahibini de sıradanlaştırır.

 

Kıymetli bir madenin kutusu da görkemlidir.

Ruhun kutusu olan beden de ibadetle kıymete biner.

Boş ve değersiz şeylerle oyalanmak ruhun ruhunu öldürür.

Ruhsuz ve niteliksiz ibadetlere ruh vermek/nitelik kazandırmak için henüz geç değil.

Hiçbir iş acele ile kılınan bir namazı, sakat tutulan orucu, minnetle verilen zekâtı, şuursuzca gidilen haccı değerden düşürmeye değmez.

 

Hakkını vermenin mutluluğuyla ibadetlerin sıradanlaşmaması için bugün yarından geç değildir.

Hele de Şaban ve üç aylar gibi kıymetli zaman dilimlerini yaşıyorsak, fırsat henüz kaçmamış demektir.

İlk günkü gibi bilinçli olmak ve sürdürmek, kaliteyi yükseltmektir.