-Allah`a iman ediyor musunuz?

-Ne demek, elbette iman ediyoruz.

-Ahiret gününe de iman ediyorsunuz öyle değil mi?

-Hiç tereddütsüz, elhamdülillah iman ediyoruz

-Peki, mizana iman ediyor musunuz?

-Tabi iman ediyoruz, Rabbimiz “ve`l-veznü hakkun” buyuruyor.

-O halde soruyoruz, kıyamet günü Allah Teâla sizin mizanınıza “benim bu kulum Türk`tür, onun mizanını biraz fazla gösterin, sevap tarafını biraz daha ağır getirin diyecek mi, yani torpil yapacak mı?

-…..

Peki, bunun aksini yapacak mı? Benim bu kulum Türklerden olduğuna göre günahını fazla gösterin, sevabını az gösterin diyecek mi, yani size garaz yapacak mı?

-…..

-Aynı şekilde, Arap olduğunuz için, Kürt olduğunuz için kıyamet günü Allah Teâla size fazladan bir torpil yapacak mı? Veya sırf Arap olduğunuz, Kürt olduğunuz için size bir haksızlık, bir garaz yapacak, terazinizi hafif gösterecek mi?

-…..

-Peki babalarınıza bakarak, dedelerinize, atalarınıza bakarak sizin mizanınızda bir değişiklik yapacak mı Allah Teâla? Mademki benim bu kulum falan âlimin, filan veli kulumun çocuğu, filan kahramanın çocuğu veya torunu, o halde onun mizanını ağır gösterin diyecek mi?

-Bunun tam zıddı, kıyamet günü Rabbimiz birileri için; mademki bu filan azılı kâfirin oğlu, filan zalimin evladı, torunu, o halde onun günahına bir şeyler ekleyin, sevabını hafif gösterin, diyecek mi?

-…..

-Peki, o halde niçin babalarınızla, dedelerinizle, geçmiş atalarınızla, soyunuzla, sopunuzla öğünüp duruyorsunuz?

Eğer babaların, ataların insanlara mahşer günü bir menfaati dokunacak olsaydı Yahudiler köşeyi dönmüştü. Öyle ya, onların geçmişlerine bir bakar mısınız? Peygamberlerin büyük bir kısmı onların soyundan veya onlar peygamberlerin soyundan gelmekte.

Geçmiş ölçü alınacaksa, insanlar soylarıyla değerlendirilecekse, kabul etmeliyiz ki hiçbir ırk ve soy Yahudilerle yarışamaz. Zaten şeytan onların ayağını da buradan kaydırmadı mı? Onları soylarına güvendirerek “sayılı birkaç gün hariç bize cehennem ateşi dokunmayacak, biz Allah`ın sevgilileriyiz, oğullarıyız…” dedirtip böyle inandırmadı mı?

- “Ben yüce bir peygamberin oğluyum” diye istediği kadar bağırsın dursun Hz. Nuh`un oğlu, kurtulabilecek mi cehennemden? Eşi de aynı şekilde?

Hem bir insan ancak kendisinin çalışıp kazanarak elde ettiği erdemlerle, sanatlarla, marifetle övünebilir övünecekse.

Hiç kimse bugünkü soyunu ve ırkını kendisi çalışarak elde etmedi, hiç kimse annesini babasını seçerek gelmedi bu dünyaya.

Tamam, bir insan mühendisliğiyle övünebilir, doktorluğuyla övünebilir, ilmiyle övünebilir. Niçin? Çünkü kendisi çalışarak kazanmış, elde etmiş ve o mertebelere ulaşmıştır.

Keşke ırkçılığın, kavmiyetçiliğin tehlikesi sadece bu şekilde haksız yere övünmekten, böbürlenmekten ibaret olsaydı. İşin felaket boyutu, ırkını hakkın, hakikatin önüne geçirmesi, ne olursa olsun kavminden yana olmayı yegâne ölçü ve değer kabul etmesidir.