“Biz Hıristiyan`ız diyenlere gelince… Biz onlardan da söz/ahid almıştık. Onlar da kendilerine hatırlatılan nasiplerinden önemli bir kısmını unuttular. Biz de kıyamet gününe kadar sürmek üzere aralarına kin ve düşmanlık saldık. Allah onlara kendi elleriyle yaptıkları (sanatları)nı haber verecektir.”(Maide 14)
Araya başka konular girdiği için İngiltere`nin Avrupa Birliğinden ayrılma kararını bayram sonrasına bırakmıştım. Tarihin en önemli dönüm noktalarından biri olma hüviyetindeki bu konu hakkında bir şeyler söylemek istiyorum.
Önce bu ayet-i celile üzerinde iyice durulması gerektiğini hatırlatalım. Daha da önemlisi; Maide suresi bir bütün olarak en son inen suredir ve dikkat ederseniz Hıristiyan dünyasını, Avrupa`yı muhatap almaktadır.
Hıristiyanların tarihini bir bütün olarak göz önüne aldığınızda baştan sona ayrılık, tefrika ve iç savaşlarla dolu olduğunu görürsünüz. Avrupa, kavimlerin, mezheplerin birbirleriyle yıllarca süren savaşlarına sahne olmuştur. Otuz yıl süren, hatta yüz yıl süren savaşlara.
Fakat bunlar içerisinde son iki büyük dünya savaşının çok ayrı bir yeri vardır. Allah Teâla onlara kendi elleriyle yaptıkları (sanatları)nı göstermiştir. Avrupa`nın teknolojisi Avrupa`yı yerle bir etmiştir.
Yeryüzündeki diğer milletler de zaman zaman kendi aralarında bölünmüşler, parçalanmışlar, birbirleriyle savaşmışlar fakat Hıristiyanların tarihi adeta iç savaşlar üzerine kurulmuştur.
Belki toplumlar için asıl olan birliktir, beraberliktir, çatışmasızlıktır, ihtilaf, tefrika ve bölünmeler arızidir, geçicidir. Fakat Hıristiyan dünyası için asıl olan ayrılıktır, tefrikadır, çatışmadır. Birlik ve beraberlik arızidir, gelip geçici bir şeydir.
Avrupa Birliği projesi belki Hıristiyan dünyasının en uzun süren birlik ve beraberlik dönemidir. Çünkü iki büyük dünya savaşı kendilerine çok ama çok pahalıya mâl olmuştur. Düşünebiliyor musunuz, birinci ve ikinci dünya savaşlarında en az elli beş milyon insan ölmüş, bunun çok büyük bir kısmı Hıristiyan idi. Şehirler, hatta ülkeler yerle bir olmuştu.
Bunun neticesinde Avrupa Birliğini kurmuşlar, ırkçılığı, faşizmi kendi aralarında en büyük suç saymışlar, oluşumları yasaklamışlardır. Tabii ırkçılığı, faşizmi İslam dünyasına yollamışlardır.
Söylediğimiz gibi birlik ve beraberlik Avrupa için gelip geçici kısa bir dönemdir, arızidir. Onların en tabii halleri parçalanmışlıktır, çatışmadır. İngiltere`nin birlikten ayrılmasıyla şimdi bu durum yeniden bir start almıştır.
Yani Avrupa faşizminin fay hatları yeniden enerji toplamaya başlamıştır. Bilindiği üzere fay hatları sabittir ve kaybolmazlar. Fay hatlarının topladıkları enerji ne zaman dolarsa o zaman dışarı atar ve bizim bildiğimiz depremler vuku bulur.
En son İkinci Dünya Savaşının acılarını tadan ve olumsuz etkilenen nesiller de şu anda artık hayatta değiller, o acıyı tatmayan, bilmeyen bir nesil gelmiştir. Yani Avrupa faşizmi bunlar üzerinde yeniden yeşermekte, fay hattı yeniden enerji depolamaktadır.
Müslümanlar olarak bizler başkalarının bölünmesi, parçalanması ve birbirleriyle çatışmasına sevinmeyiz, geleceğimizi böyle bir beklenti üzerine bina etmeyiz.
Fakat şurası unutulmamalıdır ki Avrupa İslam dünyasının aleyhine birlik olmuş, Müslümanların aleyhine bir araya gelmiştir. Yani insanlığın hayrı için kurulmamıştır Avrupa Birliği.
İngiltere, Avrupa Birliği içerisindeki en önemli ve bir numaralı devlettir. Osmanlı`dan sonra bu coğrafyada dünya çapında sadece İngiltere devlet olabilmiştir.
Şimdi İngiltere`nin bu birlikten ayrılması belki tarihin en önemli olaylarından birisidir, özellikle İslam dünyası için böyledir ve Müslümanların hayrına olduğuna inanıyoruz.
Bu ümmetin bir araya gelebilmesi için Avrupa Birliğinin parçalanmasının hayırlı bir şey olduğuna inanıyoruz.
Peygamber Aleyhisselam birçok duasında Müslümanların aleyhine oluşan toplumların parçalanmasını, bölünmesini ve birbirlerine düşmelerini istemiştir.
Bugün İslam coğrafyası üzerinde Hıristiyan Avrupa`nın uçaklarının bombalar yağdırdığına, onlar tarafından işgal edilip harabeye çevrildiğine göre bizler de aynı şekilde Avrupa Birliğinin, Hıristiyan aleminin parçalanmasını, bölünmesini, ümmetin üzerinden def olup gitmelerini Rabbimizden niyaz ediyoruz ve ümitle bekliyoruz..