Bütün bu olup bitenler israilin bir oyunu bir kurgusuymuş, adım adım işleyen bir planıymış, büyük siyon imparatorluğunun kurulması için tıkır tıkır işleyen bir projeymiş.

Yani bizim dün iddia ettiğimiz demir kubbenin kevgire dönmesi, MOSSAD’ın çuvallaması filan söz konusu değilmiş, her şey israil’in planladığı gibi gidiyormuş!

Yani ne demir kubbenin kevgire çevrilmesi ne MOSSAD’ın çuvallaması söz konusuymuş, her şeye bilerek göz yumulmuş hatta göz yumulmasından öte HAMAS bizzat bu işe yönlendirilmiş.

Böylece önce Filistin’in tamamının alınması ardından Lübnan’ın işgali, ardından Suriye ve Irak’ın işgali ve daha sonra da Türkiye’nin önemli bir bölümünün de işgal edilerek Büyük Siyon İmparatorluğunun kurulmasıymış mesele. Yani HAMAS aptallık yaparak bu oyuna gelmiş.

Olup bitenleri aynen bu şekilde okuyanlar ve herkesi böyle inandırmaya çalışanlar sadece insanımızın moralini bozmakla kalmıyor; siyonizmin yenilmezliği, önüne geçilmez bir güç olduğu yalanına şartlandırıyorlar.

Daha da korkunç olanı; Allah’a şirk koşuyorlar, orta yere bir tanrı bir ilah dikiyorlar;

Yerdeki bir karıncanın attığı adımlardan haberdar olan, uçan bir sineğin kanat sesini duyan, kendisinden habersiz sınırlarından bir kuşu geçirmeyen, dünyanın neresinde olursa olsun iki kişinin kendi aleyhindeki fısıltısından haberdar olan bir israil inancı bir MOSSAD inancı şirk değil de nedir?

İşin acı olan tarafı, böyle düşünerek şirke sürüklenenlerin önemli bir kısmının güya bunu israili kötüleme adına israile düşmanlık adına yapmalarıdır.

Sonuçta insanlığın önüne, özellikle Müslümanların önüne yıkılmaz, yenilmez, önü alınamaz, istediği her şeyi yapan, engellenemez bir israil dikivermek şirkin en daniskası değil de nedir?

İşin daha sinsi bir tarafı; artık bundan sonra kim nerede siyonizm aleyhine bir şey söylese, Filistinli Müslümanları desteklemek için bir şeyler yapsa hemen “siyonizmin oyununa gelmiş” sayılacağıdır.

Şurası unutulmasın ki; her şeyden haberdar olan Habîr olan Allah’tır,

Her şeyi görüp gözeten Semi’ olan Allah’tır,

Gözlerin hain bakışlarını, göğüslerde gizlenen sırları bilen Allah’tır,

Ondan habersiz bir tek yaprak kıpırdamaz,

Ve nihayet dilediğini aziz eyleyen dilediğini zelil eyleyen, egemenliği dilediğine veren ve dilediğinin elinden çekip alan da Allah’tır,

Bu böyle biline!