Evet, münafık, Müslüman olduğunu iddia ettiği halde bütün önemli durumlarda kâfirlerle beraber olandır.

Münafığın kim olduğunu bize bu şekilde bildiriyor Kur’an- Kerim.

 

Hepimizin ezbere bildiği şu meşhur hadis-i şerif ise bize münafığın alâmetlerini, münafığı tanıma yollarını göstermektedir.

“Münafığın alâmeti üçtür, konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiği zaman sözünde durmaz, kendisine bir şey emanet edildiği zaman ihanet eder” (müttefekunaleyh)

İyice dikkat ederseniz Peygamber Aleyhisselam bu hadis-i şerifinde münafığı tarif etmiyor, bize münafığı tanıma yollarını gösteriyor. Bir de bizim münafıklığa kaymaktan sakındırıyor. Hatta verdiği bu ölçülerle bizim münafık avına çıkmamızı değil, kendimizde münafıklık işaretleri olup olmadığını kontrol etmeye çağırmaktadır.

 

Münafık bütün önemli anlarda, başta savaş olmak üzere bütün kritik durumlarda Müslümanları bırakıp kâfirlerin safında yer alanlardır. Kur’an bize münafığı bu şekilde tanıtıyor. Buyurun münafıkların kim olduğunu Kitabımızdan öğrenelim:

“Münafıkları elem verici bir azapla müjdele. Onlar müminleri bırakarak kâfirleri veli (dost) edinirler. Yoksa izzet ve itibarı onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz ki izzet ve itibar bütünüyle Allah’a aittir” (4?138-139) Aslında bu ayetler gurubu 138-145) tamamen münafıkların söz konusu bu kimliğini ortaya koymaktadır.

Tevbe suresi münafıkların bu anlamda sayısız fotoğrafını bize sunmakta, onları basit birer yalancı, sözlerinde durmayan şahsiyetsiz ve silik kişiler olarak değil, başta savaş olmak üzere en kritik durumlarda Müslümanlara büyük zararlar vermeyi tasarlayan ve buna yeltenen kişiler olarak göstermektedir.

“Görüyorsun, münafık olanlar, Ehlikitaptan olan kâfir kardeşlerine diyorlar ki, eğer siz çıkarılırsanız biz de mutlaka sizinle çıkacağız, size karşı kimseye asla itaat etmeyeceğiz. Eğer size savaş açılırsa biz de kesin size destek olacağız. Oysa Allah biliyor ki, bunlar yalancıdırlar. Eğer onlar çıkarılsa bunlar onlarla beraber çıkmazlar, onlarla savaşılsa bunlar onlara destek olmazlar. Destek olsalar bile mutlaka dönüp kaçarlar sonra kendileri de bir destek bulamazlar.” (Haşr 11,12)

İsterseniz elinize bir Kur’an meali alarak münafıkları anlatan ayetlere bir bakınız, göreceksiniz ki onlar Müslümanların içinde yaşayıp Müslüman göründükleri halde en önemli ve hayati durumlarda kâfirlerle beraber olan kişilerdir.

 

Buradan şöyle bir netice çıkarabiliriz; Münafıklar normal zamanlarda değil, Müslümanların kâfirlerle aralarında problemlerin çıktığı, çatışma durumlarında kendilerine dikkat edilmesi gereken tehlikeli kişilerdir. Bazılarımızın zihnindeki gibi kıyıda köşede silik ve uyuz kişiler değil, orta yerde kelli felli, giydirilmiş keresteler gibi dikkat çeken, teneke gibi de olsa ses çıkaran, daha da önemlisi zayıf şahsiyetlerin düşüncelerini çelebilen, savaşın neticesini değiştirebilecek kişilerdir.

 

Buradan bir şey daha anlıyoruz; münafıklar Müslümanların devlet halinde olduğu durumlarda ortaya çıkar. Yoksa onların devletsiz ve zayıf günlerinde buna gerek duymazlar, gâvurluklarını çekinmeden açıktan icra ederler.