Birazdan hareket edecek olan otobüsün önünü dolduran kızlı erkekli bir gurup genç bu Anadolu şehrinin alışık olmadığı bir takım tavır ve hareketler sergiliyordu, içerideki yolcuların da dikkatini çekmişti. Nihayet otobüs hareket etti, ön koltuklarda oturan iki genç de aşağıdakilere el sallayarak kendilerini uğurlamaya gelen dostlarını geride bıraktılar.

Yolcuların bakışlarından arkadaşlarının alışılmadık tavırlarını savunma gereği duymuş olmalılar ki, kendi aralarında ve etrafındakilere duyuracak şekilde konuşmaya başladılar:

“İnsanlar özgürlüğü bir gün anlayacaklar, kendilerini bağlayan zincirleri kırmayı öğrenecekler…”

Önlerinde oturan kırk beş elli yaşlarındaki adam yavaşça gençlere döndü, sakin bir ses tonuyla;

“Zincirleri kırmakla zincirleri koparmayı bir birine karıştırıyorsunuz gençler! Sizinkiler zincirlerini koparanlardı” dedi ve önüne döndü. Bilmem saygı duyduklarından bilmem verecek cevap bulamadıklarından, gençler hiçbir şey söylemedi, mesele orada kapandı.

Düşündüm, gerçekten de öyleydi; zincirleri kırmakla zincirleri koparmak aynı şey değildi. Bir biriyle hiç alakası yoktu, hatta bir birlerinin tam zıddıydı.

Zincirleri kırmak, insanın kendi kendini aşması, şimdiye kadar yapmadığı, yapamadığı şeyleri başarması, bunun için daha önce engel olarak gördüğü şeyleri, yıkması, kırması demektir. Zincirler kırılarak iyiye, doğruya, haklıya ulaşılması söz konusudur.

Yeryüzünde özgürlük mücadelesi veren bütün kesimlerin değişmeyen ortak sloganıdır “zincirleri kırmak.”

Zincirleri kırmanın ardından özgürlük gelir, bağımsızlık gelir, izzet ve onur gelir, kimliklerin ibrazı gelir.

Kitlesel anlamda böyle olduğu gibi bireysel hayatta da zincirleri kırmak hep zafere ve başarılara gidişin simgesidir.

Gelelim “zincirini koparma” meselesine. Genellikle hayvanlar için kullanılır, özellikle köpekler için. Hayvanın zincirlerini koparması öncelikle sahibi için kötü bir durum olduğu gibi, insanlarla birlikte yaşamak durumunda olan hayvanın kendisi için de iyi bir şey değildir.

İnsan için de aynı anlamda kullanılır zincirini koparma tabiri. Yani hayvani arzularını tatmin etmek uğruna toplumsal, insani ve ahlaki kuralları çiğneyen, aldırış etmeyen kimseler için kullanılır bu “zincirini koparma” tabiri. “İpini koparmak” da denilir. Bu özellikte birisini tarif ederken de “ipsiz” denilir.

Zincirini koparan bir kimse artık hayvani nefsinin esiridir, üzerine bindiği eşeğin yularını serbest bırakan, o nereye giderse uymaktan başka yapacağı hiçbir şeyi olmayan bir kişidir.

Bırakın şahsiyetli bir kişi olarak kendi zincirlerinizi koparmayı, şu kış gününde aracınızın tekerlerdeki zincirleri koparması bile hiç iyi bir şey değil!

Kısacası, zincirleri kırmanın karşılığı zafer, özgürlük, şeref ve onur iken, zincirleri koparmanın neticesi tam bir felaket ve esarettir, zillettir, düşüştür.

İyi dikkat ederseniz bugün yeryüzünde zincirlerini kıranlarla zincirlerini koparanların mücadelesi verilmektedir.