Şu günlerde dünya genelinde ve Türkiye’de insanların indirim dolayısıyla alış veriş merkezlerine hücum etmeleri üzerinde konuşuluyor, yazılıp çiziliyor.

Elbette alış veriş yapmak, satın almak haram değil ve her insanın en meşru bir hakkıdır.

Hadi diyelim ki “Kara Cuma, Efsane Cuma, Çılgın Cuma...” gibi isimlendirmelerde de bir kasıt yok, ayın ve haftanın son çalışma günü olduğu için cumanın seçildiğini kabullenelim ve ses çıkarmayalım.

Bizim asla kabullenmediğimiz bir şey vardır ki, o da tüketim çılgınlığıdır. Bizi ürperten şey, AVM’lerin adeta kapitalizmin büyük mabedleri haline gelmesidir.

Bizim kabullenmediğimiz şey, bir insan için, hele bir Müslüman için neyin zaruri olduğunun ve olmadığının tespit işinin kapitalizme bırakılması, yani şeytana bırakılmasıdır. Bu bizim için hayat memat meselesidir.

Müslüman zaten “Veren Kişi”dir ve bu onun ayrılmaz vasfıdır. Evet, Müslüman her halükârda verendir. Zekat der, verir, sadaka der, verir, infak der verir, îsar der verir.

Müslüman bir şeyi daha bilir ki, Cuma günü salih bir amel işlediğinde, Müslümanlara bir şeyler verdiğinde Rabbi onun karşılığını diğer günlere göre kat kat artıracaktır.

O halde her Müslüman Cuma günü evinden çıkmadan önce nasıl ki bir takım hazırlıklar yapıyor, guslediyor, güzel kokular sürünüyor, uzayan tırnakları varsa kesiyor, yine çıkmadan önce Kur’an’dan bir bölüm (mesela Kehf Sûresi) okuyor, Peygamber Aleyhisselam’a bol bol salâtü selam okuyor, Müslümanları ziyaret ediyorsa, Cuma günü mutlaka bir sadaka vermeyi kafasına koymalı, cebini ona göre ayarlamalı, vereceği kişiyi de önceden tespit etmeye çalışmalıdır.

Ve bundan sonra da Cuma günü bir şeyler vermeyi kendisine şiar edinmelidir.

Cuma günlerimizi kirletmek isteyenlerin elinden kurtarmanın yolu budur. Bu aynı zamanda Müslüman olmanın bir ayrıcalığıdır ve İslam Medeniyetinin önemli bir farkıdır.

Ve bugün yeryüzünün çok büyük bir kısmı, alan insanları değil veren insanları beklemektedir.

Gönül ister ki bütün İslami camialar bu hususu öne çıkarasınlar, Cuma namazının ifasından önce bu ülkede sayısız mazlum ve yoksulun yüzü gülsün.