Böylesi durumlarda bizim gibi bireylerin yapabileceği başka bir şey var mı bilemiyorum? Hayırla neticelenmesini beklemek.

Bizlerin boyunu aşan, sadece uzaktan izleme durumunda kaldığımız meselelerde elhamdülillah imanımızdan kaynaklanan artılarımız vardır.

Birincisi; hayırla neticelenmesini beklemektir. Böyle olması için de dua etmek. Hatta şerlerin, hayırsız durumların bile samimi dualarla hayra dönüşmesi mümkün olmalı ki Efendimiz (s.a.v); “Havvil halena ila ahseni’l-hâl – Halimizi en güzel hale çevir” duasını öğretmiştir bize.

İkincisi; Müslümanlar olarak biz hep ümitvar olmakla yükümlüyüz, ayrılmaz bir özelliğimizdir bizim. Ufkumuz tamamen siyah dumanlarla çevrilmiş olsa bile bir ışık beklentimiz her zaman vardır.

Şu operasyonların en az zayiatla ve hemen bitmesi herkesin beklentisidir. Bu esnada ümmetin daha sonra birbirlerinin yüzüne bakamayacak şeylerin olmaması da Müslümanca bir beklentimizdir.

Daha da önemlisi, küfür cephesini sevindirecek hataların yapılmaması, hatta şer cephesinin sevinçlerini kursaklarında bırakacak şekilde neticelenmesi en büyük temennimizdir.

Bir başka önemli beklenti; ümmetin ufkunun açılması, bu vesileyle bir takım kör düğümlerin çözülmüş olması. Bunu daha sonra göreceğiz.

Onun için, bu operasyon bittikten sonra üzerinde daha çokça konuşulacaktır. Hatta bu operasyonun ardından birçok yollar açılacak, birçokları önlerini görecek ve oralardan gidilecek.

Hiç kimse; “nereden çıktı bu operasyon?” diyemez, geliyorum diye diye geldi. “Her şey çok güzel yolunda gidiyorken bu operasyon bozdu” da diyemez.

Fakat asıl mesele bundan sonra başlayacaktır. Temennimiz hayra tebdil olmasıdır.

Biliyorum biraz kuş dili oldu ama yapılması ve yapılmaması gereken şeylerin ne olduğunu daha somut bir şekilde dile getiririz inşaallah.