İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptali ile birlikte ortalığın ne hale geldiğini izliyorsunuz her halde?

Seçim döneminin tamamını toplasanız bu kadar gürültü, bu kadar çalkantı olmamıştı zannedersem.

Türkiye bu çalkantıyı kaldırabilir mi, kaldırdığında kendisine kaça mal olur, bunun için ne kadar bedel öder acaba?

Veya biz mi büyütüyoruz gözümüzde, çok şeyin unutulduğu gibi kısa zaman sonra bu da gündemden düşer, bu da unutulur, geçer gider mi?

Bunu öğrenebilmek için 23 Haziranı mı beklememiz gerekecek, bu büyük dalgalanma 24 Haziran sabahı duracak mı?

Bizim gibi birileri için böylesi bir gündem hiç tahammül edilebilecek cinsten değil.

Medya bir ülkenin tamamını ancak bu kadar kirletebilir.

Yazılanlar, çizilenler ve gösterilenler insanın aklını, izanını, vicdanını ve muhakemesini ancak bu kadar zorlayabilir,

Keşke insanların kendi iradeleriyle bir uyku dönemleri olsaydı, uyusaydık da şahit olmasaydık, teneffüs etmesiydik şu kirli atmosferi.

Veya ameliyata girenler gibi belirli bir müddet olup bitenlerden hiç haberdar olmasaydık, ayıktan sonra nasıl olsa birileri olup bitenlerin özetini çıkarırdı bize.

Merak ettiğimiz bir şey; hiç olmazsa şu kırk elli günlük zaman zarfında başına gelenlerden dolayı Ak Parti akıllanır mı dersiniz?

Ak Partiyi bilmem, içeride neler olup bittiğini bilmiyoruz da, Ak Partinin medyasının hiç de akıllandığını, akıllanacağını sanmıyorum.

En basitinden söyleyeyim. Diyarbakır’da yüz binlerce Müslümanın katılımıyla gerçekleşen Peygamber Aleyhisselam’ı anlama ve sünnetini yaşama etkinliğinden sonra medyayı şöyle bir yokladım. Özellikle iktidarın trol kanalları bir tek cümle bile vermedi, o gün ölen bir meyhane şarkıcısını anlattıkça anlatıyordu. Ak Parti bu medyadan ve namlularını Müslümanlara doğrultmuş durumdaki bu medyanın silahşorlarından kurtulmadığı müddetçe kötü gidişi kesinlikle önleyemeyecektir.

İslami duyarlılık sahibi kardeşlere sesleniyorum; Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin, İslami yükseliş hiçbir şeyden etkilenmeden kendi girdiği yolda ilerlemesini sürdürecek, hiçbir olay, hiçbir çalkantı rotasını değiştiremeyecektir.

İslami yükseliş ne politik çalkantılara, ne dolara, ne ekonomik zikzaklara ve ne de enflasyona endekslidir.

Böylesi bir dönemde belki de üzerindeki parazitlerden kurtulacaktır.

Daha da önemlisi, İslam’ı hayata hâkim kılma mücadelesi veren Müslümanlar için bu dönem büyük bir tecrübe olacaktır.

Bu arada hiç kimse Ramazanın ihtişamına halel getiremeyecektir.