Bana sorarsanız insanoğlunun en güçlü yönlerinden birisi, uyum sağlayabilme özelliğine sahip olmalarıdır.

Aslında diğer canlılar için de aynı şeyi söyleyebiliriz. Uyum sağlayabildikleri ölçüde varlıklarını sürdürebilmektedirler.

Neye uyum sağlayacaklar? İklimlere, coğrafyaya ve her türlü tabiat şartlarına. İnsanoğlunun uyumundan söz ederken bunların yanı sıra sosyal hayata uyumu eklemeliyiz.

Siyasi hayat bunların başında gelmektedir.

Müslümanların birçok nedenden dolayı siyasetle aralarında mesafe oldu hep. Bu nedenlerin bir kısmı kendilerinden kaynaklandığı gibi bir kısmı da kendilerinin dışındandı. Yani bizi bu hayatın dışında tutmak isteyenler vardı.

Her neyse, şu anda bütün kesimleri kast ederek söylüyorum; Müslümanlar olarak iyice siyasileşmiş durumdayız, bundan geriye dönüş de söz konusu değildir.

İşte bu noktada biz kendi kendimize şu iki soruyu sormalıyız diyorum:

Birincisi; Siyaset bize ne verecek? İkincisi; Biz siyasete ne vereceğiz.

Siyasetin içine fiilen adım atmakla sosyal ve düşünce dünyamızda önemli değişikliklerin olduğunu, olması gerektiğini göreceğiz ve görmekteyiz. Ufkumuz tahminlerimizin ötesinde açılacaktır. Siyasetin ilk adımı olarak daha önce hiç ulaşmadığımız insanlara ulaşacağız. Ulaştığımız her insanın, her kesimin başlı başına bir âlem olduğunu göreceğiz. Onlarla konuştukça, onları dinledikçe, onların ihtiyaçlarını, onların kendilerine has dünyalarına girdikçe ezberlerimiz bozulacak, empati alanlarımız genişledikçe genişleyecek.

Bu şekilde açılan ufkumuzla birlikte İslamî anlayışımız da pozitif anlamda gelişeceğiz. Yani bu anlamda siyaset bize birçok şey verecektir.

Gelelim bizim siyasete vereceğimiz, vermemiz gereken şeylere...

Zaten siyasete girerken bu soruları sorarak girmek durumumdayız.

Siyasette bizim dolduracağımız boşluk nedir?

Biz olmadan yürümekte olan siyasi hayatın aksaklıkları, eksiklikleri var mıydı, nelerdi? Zaten bu soruyu muhataplarınız size soracaktır; Siz de nereden çıktınız, bunca siyasiler varken size ne gerek vardı...?

Buna benzer sorular bizim asıl kimliğimizi ve ajandamızı oluşturacaktır.

Bizim siyasete kazandıracağımız değerler her şeyden önemlidir.

Peki, var mıdır? Hem de siyasete kazandıracağımız çok şeyimiz vardır.

Sakin ve soğukkanlı bir şekilde siyasete kazandırmamız gereken erdemleri iyi tespit ederek bir program halinde insanlığa sunduğumuz takdirde güzel şeyler olacağına inanıyoruz.

Başarabilecek miyiz?

Allah`ın izniyle başaracağız. Güzel bir başlangıç ve giriş yaptığımızı da söyleyebilirim.

Yeter ki sabırla, sebatla sürdürelim. Zaten siyaset dünyası bu arada sabır ve sebatı da öğretecektir.