Hasan el Benna`dan söz ediyorum. Şehadetinin altmış dokuzuncu yılında rahmetle yâd ediyoruz.

Bu arada özellikle Şubat ayında şehid olan bütün Müslümanları bir defa daha rahmetle anıyoruz, makamlarının âlî olmasını Rabbimizden niyaz eyleriz.

Ezher gibi İslam dünyasının bir numaralı üniversitenin bulunduğu, yüzlerce akademisyenin, binlerce İslam âliminin, yüzbinlerce İslami eserlerle dolu kütüphanelerin bulunduğu bir ülkede o sadece bir öğretmendi.

İmanın, ihlasın, heyecanın bir insana neler yaptırabileceğini gösterdi ve gitti bu dünyadan, hem de şehadetle tamamladı bu işin sonunu.

O bir kaygının adamıydı, bir sancının adamıydı. Söylediğimiz gibi yüzlerce İslam âliminde ve akademisyeninde olmayan bir heyecan ve sorumluluk duygusu vardı onda ve bu onu yerinde durdurmuyordu.

Zaten bir Müslümanda bu kaygı ve enerji olmadığı zaman ilmi fazla bir işe yaramıyor, aksine kendisine yük oluyordu.

İmam Hasan el Benna`nın bu yönlerini bilerek ortaya getiriyorum ki hepimiz kendimizi bu anlamda bir testten geçirelim. Kendimizde böyle bir coşku ve heyecan varsa asla kaybetmeyelim, besleyelim, büyütelim. Varsın birileri bizim bu coşkumuza ve heyecanımıza dudak büksün, tebessüm etsin.

Hasan el Benna bu ümmet için yeni bir dirilişin adı olan İhvan-ı Müslimin teşkilatını kurmuş ve ayağa kaldırmıştır.

Osmanlının yıkılışından sonra bu ümmetin en büyük meyvesi İhvan olmuştur. Kısa sürede Mısır`ın sınırlarından dışarı taşmıştır.

Yirminci asrın yarısından sonra dünyanın neresinde İslam adına bir kıpırdama varsa, nerede bir İslami hareket varsa mutlaka orada mutlaka Hasan el Benna vardır, İhvan vardır, onun risaleleri vardır.

İhvan`ın çizgisi gerçekten İslam adına güzel bir çizgidir. Fevrilikten, aşırılıktan uzak, bir kaç gündür üzerinde durduğumuz tek kişilik olmaktan uzak, bünyesinde nice alimler çıkaran örnek bir harekettir.

Bu yönüyle emperyalistleri ve onların uşaklarını kaygılandıran bir hareket olmaya devam etmektedir. Başta Amerika ve onun Arap dünyasındaki taşeron krallarının uzun vadede uykularını kaçırmaya devam etmektedir.

İhvan, başta Mısır olmak üzere imanının imtihanını defalarca vermiş ve bunun için gereken bedelleri ödemiştir.

Başta Hasan el Benna olmak üzere nice muhterem ve muhteşem âlimlerini İslam uğruna kurban vermiştir.

Seyyid Kutup, Abdülkadir Udeh, Hasan Hudeybi, Mustafa Meşhurlardan başka Mısır`ın dışındaki İhvan alimleri ve liderleri de bu ümmet için birer meşale durumundadır.

Başta Mısır olmak üzere İhvan`ın bütün bir dünyaya söyleyecek sözü vardır, bitmemiştir. Yarınlarımızda İhvan olmaya devam edecektir.

Rabbim Hasan el Benna ile birlikte bütün şehidlerimizin ruhlarını şâd eylesin.