Allah`ın adıyla

Müslümanın hayata bakış açısı vahye dayanır. Müslüman, bu dünyanın imtihan yeri olduğuna; bütün insanların bu dünyada hayat sınavından geçirilmek üzere yaratıldığına ve bu dünyada yaptıklarından dolayı ahirette hesaba çekileceğine inanır. Dolayısıyla dünyayı ahiretin tarlası olarak kabul eder ve bu dünyada ne ekerse ahirette onu biçeceğinin hesabıyla hareket eder.

Bu bilincin zirvesine ulaşan ashap, dünyaya bu gözle bakardı. Bütün işlerinde Allah`ın rızasını nasıl kazanacağının ve nasıl hayır elde edeceğinin hesabını yapar ve bunun için gayret ederdi. Onun için dünyada uzun bir ömür sürmek ve bu uzun ömürde Allah`a çokça ibadet edip çokça hayır kazanmak isterdi.

Kadir sûresinin nüzul sebebi ile ilgili rivayetler arasında bu noktaya temas edilir. Peygamber efendimizin (sav); İsrailoğullarından birinin bin ay Allah (cc) yolunda cihad ettiğini (diğer bir rivayette, dört kişinin günah işlemeden bin ay Allah`a (cc) ibadet ettiğini) anlattığı, bunu duyan sahabenin kendi ömürleri ile geçmiş ümmetlerin ömürlerini kıyas ederek kendi ömürlerinin kısalığından dolayı amellerini az görüp üzüldükleri, Kadir sûresinin bunun üzerine indiği ifade edilir. Bu yüzden ashabın, Kadir sûresinin nüzulu ile çok sevindiği belirtilir. Çünkü Ramazan ayında çokça hayır kazanma, kısa bir ömürde çok uzun bir ömür yaşamış gibi sevap elde etme imkânı verilmişti.

Bugün de Müslümanların Ramazan ayını bu şekilde değerlendirmesi, hem geçmiş günahların affedilmesi hem de çokça hayır kazanmak için büyük bir fırsat olarak bilmesi gerekir. Onun için Ramazan ayını bol zikirle, dua ve ibadetle, okumayla, ihsan ve ikram ile geçirip en güzel şekilde istifade etmeye çalışması gerekir.

Ancak görüyoruz ki günümüz İslam düşmanları ve müfsitleri bir olup bilinçli ve sistemli bir şekilde Ramazan ayının ruhunu öldürmeye, Müslümanların bu konudaki bilinç ve şuurunu bulandırmaya çalışıyorlar. İbadet ayı olan Ramazanı eğlence ayına çevirmeye ve gölge düşürmeye çalışıyorlar. Müslümanların zihinlerinde Ramazan ayını oyun ve eğlencelerle birlikte anılır hale getirmeye ve bu şekilde Müslümanları Ramazan ayını oyun ve eğlenceyle geçirip zikir, dua ve ibadetten alıkoymaya çalışıyorlar. Bazı belediyeler halka hizmet etme adına bu tür faaliyetleri yaparak, bilinçli veya bilinçsiz bu amaca hizmet ediyorlar. Eğer Müslüman halka hizmet etmek istiyorlarsa, İslam`ın anlatıldığı ve Ramazan ayının tanıtıldığı seminer, konferans ve tiyatro gibi etkinliklerle halkı bilgilendirmeye ve ibadete teşvik etmeye çalışsınlar.

Bu ayda yapılan eğlence merkezli etkinlikler Ramazanın ruhuna tamamen zıttır. Ramazan ayında yapılmasının İslam`da asla yeri yoktur. Bunları yapanlar, adları Müslüman bile olsa kesinlikle İslam`a zarar veriyorlar.

Müslüman halkımızın bunlara kanmaması ve iltifat etmemesi gerekir. Müslümanın Ramazan ayında eğlenceye verecek boş vakti yoktur/olmamalıdır. Eğlence mekânlarına değil camilere, zikir halkalarına, İslami sohbetlerin yapıldığı mekânlara yönelmelidir. Çünkü Ramazan ayı ibadet ve taat ayıdır. Günahlardan arınmak ve bol sevap elde etmek için diğer aylara nazaran daha fazla gayret etme ve bu ayın hayır ve bereketinden istifade etme ayıdır.

Rabbim bizleri, Ramazan ayından hakkıyla istifade edenlerden eylesin.

Allah`a emanet olun.