Kufe halkı ve Kerbela ile İslam Ümmeti ve Gazze arasında bir fark gören var mı?
Ey mazeretlerin arkasına saklanan İslam Ümmeti, sizin Kufe halkından ne farkınız var? Kerbela cinayetinden bu yana, asırlardır hem katillere hem de seyirci kalanlara lanet okunuyor. Ey Kufe halkını kınayan ve lanetleyen İslam Ümmeti, öncelikle kendinizi kınamanız gerekmez mi? Madem Kufe halkı gibi davranacaktınız o halde bunca zaman Kufe halkına niye lanet ettiniz? Kufelilerin ölüm korkusunu ve dünya sevgisini mazeret olarak kabul etmezken; bu sebepler sizin için niye mazeret olsun? Onlara haram olan sizlere niye caiz olsun? Bugüne kadar gelen insanlar nasıl ki Kerbela’nın katillerine ve dilsiz şeytanlarına lanet ettiyse; bizden sonraki nesiller bu çağda yaşayanlara lanet etmeyecek mi?
Kıyamete kadar lanet ile anılmak istemeyen herkes, tüm imkân ve kabiliyetini seferber etsin.
Moğollara ve Haçlılara karşı direnmeyen ve teslim olan o zamanın insanlarından ne farkımız var? O zamanki Müslümanların ruh haline ve teslimiyetine hayret ediyoruz ama aynı şeyleri fazlasıyla biz yapıyoruz. Tarihte Moğollara direnmeyen, teslim olan; hatta işbirliği yapanları kınıyoruz. Direnen aziz kahramanları da hayır ile yad ediyoruz. O karamanlar olmasaydı, o zulümler belki de bugüne değin devam edecekti. Onlarca yıl süren zulüm ve katliamlar, yiğit toplulukların ayağa kalkmasıyla son buldu. Moğollardan ve Haçlılardan korkmayan ve adeta onların gücünü ilahlaştırmayan, Aziz ve Celil olan Allah’ın gücüne iman edenler, Moğolları ve Haçlıları hezimete uğrattı. Çağımızın Moğollarına ve Haçlılarına, Çağdaş Nazilere boyun eğenler, bu gün zillet içerisinde yaşayacakları gibi, tarihin de onursuzlar tarafında yer alacaktır.
Zalim Yezidi ve Kufe halkını kınayanlar, işte Kerbela ve işte çağımızın Hüseyinleri…
Hüseyinler, asrımızın Kerbela’sı Gazze’de kuşatma altına alınmış. 50 bin civarında şehit, on binlerce kayıp ve yüz binlerce yaralı… Virane olmuş bir belde. Her İslam beldesi namustur. İşte talan edilen bir namus ve kurşun ağırlığınca bir zillet sessizliği… Elbette İslam Ümmetinin yiğit evlatlarını ve yeryüzünün onurlu insanlarını tenzih ediyoruz. Tarihe Kufe ehli gibi geçip gelecek nesillerin lanetine maruz kalmamak ve Aziz ve Celil olan Allah’ın huzuruna kara bir yüz ile çıkmamak için ayağa kalkmak gerekir. Zararın neresinden dönülürse iyidir.
Çocuklar, bombalarla paramparça oluyor; mazlum siviller diri diri yakılıyor. Hem de bütün dünyanın gözü önünde. İşte Müslüman kanı, Müslümanların zilletinden dolayı bu kadar ucuzlamış. Geçen gün kamuoyuna yansıyan bir görüntü, aslında İslam Ümmeti’nin zilletinin görüntüsü idi. Şehit naaşları, sokak hayvanları tarafından yeniliyordu. Adeta kanımız dondu ve Müslümanlığımızdan utandık. Gözlerimiz önünde naaşları parçalanan bu aziz şehitlerin durumu, Yezid tarafından mübarek kafası kesilen İmam Hüseynin durumu gibidir. O dönem mazeretlere sığınan Kufe halkı nasıl dilsiz şeytan olarak tarihe geçti ise bu zamanın zelilleri de dilsiz şeytan olarak tarihe geçecektir.
Susmayanlara, direnenlere, mazlumun sesi ve nefesi olan yiğit ve onurlu insanlara da selam olsun.