Kur'an üç örnek aileden bahseder. Al-i Muhammed (sav), Al-i İmran ve Al-i İbrahim (as.)

Gelin bizler bugün Al-i İbrahim ailesine misafir olalım.

Bu örnek aileden dersimizi ta'lim edelim.

Öyle bir aile ki, bu İbrahim'i mektepte, zamanın Hacerlerine, İbrahim ve İsmaillerine çok güzel dersler vardır. Bu mektebin ilk dersi Tevhittir. Zira yüreğe... Tevhit nakşedilmedikçe...

Teslimiyet gösterilemez...

Teslimiyet de beraberinde tevekkülü getirir.

İşte bu muvahhid aileden alacağımız en temel dersimiz, bu önemli kavramlardır. Bu kavramları lisanıhâl ile yaşamadıkça, bizler bu aileyi referans olarak göremeyiz.

Dolayısıyla bugünün Hacerlerine en güzel referans Hz. Hacer'dir. Zira Hz. Hacer, tarihe adını altın harflerle nakşeden ender bir kadın...

Fedakar muallime bir anne...

Hem peygamber eşi hem de Peygamber validesi...

Adem’den bu deme... Tüm Hacerlere örnek; iman, sabır ve tevekkül abidesi...
Adanmışlığın en muazzam örneği...

Hz. Hacer, Firavun'un sarayından, peygamber ocağına düşen siyahi bir köle...

Fakat kölelikten, Allah'ın Beytinde Mahşer sabahına kadar adı anılacak şerefli bir kadın.

Hem öyle bir kadın ki, medeniyet şehrinin temellerini atan inşa edici ve muvahhide...

Kucağında peygamber, ocağında Peygamber yetiştiren büyük bir muallime...

Teslimiyet ve tevekkülün en zirve hali...

"Öyleyse git, Allah bizi zayi etmez"...

Eşine sadık, Rabbine muti’ bir kul...

Issız çölde susuz ve çaresizlikle durmadı...

Yüreğindeki iman ve tevekkül ile...

Sa'y u gayret ile koştu, koşturdu...

İşte Rabbim gayretli Hacer'i, zemzemine kavuşturdu...

Hicretin gelini Hacer, vuslatı beklerken, Rabbim sabır ve teslimiyetinin karşılığı olarak gönlünün zemzemi İbrahim(as)’i ona kavuşturdu...

Ancak bu öyle sıradan bir vuslat değildi...

Hacer'in vuslatı baki idi, baki aleme kalmalıydı...

İman pekiştikçe, imtihanlar büyüyordu...

Hacer bu kez, en kıymetlisi, hicret yoldaşı, ciğer paresi olan İsmail'i kurban verecekti Rabbine...

Öyle sıradan bir imtihan değil bu...

Bugünün Hacerleri, evlatlarını sabah namazına kaldırmaya kıyamazken...

Hz. Hacer... 80 yılın hasreti olan evladını keskin bıçağa tereddütsüz teslim etmişti...

Rabbim, Hacer ile İbrahim'in bu muazzam teslimiyetine şahit olunca, Musa'ya denizi yol kıldığı...

Yusuf'u kuyudan Mısır'a aziz yaptığı gibi, emir verdi bıçağa kesme kulumu diye...
Rabbim emreder de bıçak keser mi?

Maalesef bıçak kadar keskin bir imanımız yok.

Ey zamanın Hacerleri olan kardeşlerim! bu Al-i İbrahim ailesini iyi tahlil ve ta'lim edelim. Zira Furkan'ın bize idol olarak gösterdiği ender ve örnek bir ailedir.

Bu ailede, iman, ihlas, teslimiyet, tevekkül, sabır, vefa ve bu vefanın ardında bir de evlatlarımıza Ab-ı hayat olacak zemzemi bulacaksınız.

Evet, bu ailede Saadet-i Dareyn'e şahit olacaksınız, bu ailede; aşkı, vefayı, sadakati öğreneceksiniz.

Bu ailede, hakka adanmışlığı, kurban olmayı göreceksiniz.

Bu ailede muhacereti, hicreti belleyeceksiniz.

Bu ailede, eğitimci bir annenin ocağında ve kucağında nasıl adamlar yetiştirdiğine şahit olacaksınız.

Bu ailede, medeniyet şehirlerini inşa eden inşa edici ve muvahhide güçlü bir kadın göreceksiniz.

Bu ailede, makamların değil, iman ve maneviyatın nasıl siyahi bir köleyi mahşere kadar yücelttiğini talim edeceksiniz.

Ve bu ailede İsmail'ce kurban olmanın, İbrahim'ce teslimiyet ve tevekkülle Hakk’a adanmanın en güzel modelini göreceksiniz.

Ey Rabbimiz! Bize adanmışlığın en güzelini nasip eyle...

ESMA AKBALIK (Konuk yazar)