Filistin'e, Filistinlilere -sadece Müslümanları kastetmiyorum- İslami, insani ve vicdani mecburiyetlerimizden dolayı sahip çıkmamızdan rahatsız olan, yüreği nükleer santral kadar öfke dolan ve nefretinden göğüs kafesi gökte nefessiz kalmışçasına sıkışanlar oldu.

Söyleyeceklerim onlara değildir.

Vicdanını öldürmemiş, insanlığını yitirmemiş insanlara da değildir.

Zira onlar dünyanın her ülkesinde saflarını belirtmiş ve tepkilerini ortaya koymuşlardır.

Genç kardeşlerime seslenmek, siyasi şuurlarını bilemek istiyorum.

Filistin'in, Allah-u Teala'nın Kur'an-ı Kerim'de övdüğü, bereketli kıldığını belirttiği bir belde olması;

Mescid-i Aksa'nın;

İlk kıblemiz olması,

Hz. Peygamber sallallahu aleyhi wesellemin hadis-i şerifinde buyurduğu üzere, uğruna seyahat edilecek üç mescidten biri olması;

Dünyanın neresinde olursa olsun feryat eden bir Müslümanın yardımına koşmak mecburiyetimizin olması;

Kur'an-ı Kerim'de Nisa suresinde,

Allah'ın katından bir veli, bir kurtarıcı isteyen mustaz'af erkekler, kadınlar ve çocuklar uğruna apaçık cihadı emreden ayetin olması;

Bir İslam beldesinin İslam düşmanlarınca gasp edilmesi, işgal edilmesi,

Masum kadınların, bebeklerin, çocukların, erkeklerin katledilmeleri DIŞINDA

Neden mi Filistin ile bu kadar ilgiliyiz?

Neden mi Filistin meselesi ile bu kadar ilgili olmak zorundayız?

Şeytan gibi her taşın altından siyonistler çıktığı için,

Batının Ortadoğu dediği İslam coğrafyasında her taşın altından siyonistler çıktığı için,

Her meselemizin ardında siyonistler olduğu için,

Her savaşı harlayan, her kargaşayı çıkaran, her kavgayı körükleyen siyonistler olduğu için.

Emperyalizmin İslam ve petrol dışında İslam coğrafyasına özel ilgisinin bir diğer ana sebebi siyonistler.

Sırf siyonistlerin İslam coğrafyasındaki mevcudiyetini korumak ve güvenliğini sağlamak için,

İslam ülkeleri arasında meseleler, çatışmalar, ihtilaflar, fitneler çıkarılmakta;

İslam ülkelerinin her birinin kendi içinde iç meseleler çözümsüz bırakılmakta, birlikleri engellenmekte iç ve dış tehditler oluşturulmakta, yeni güvenlik endişeleri oluşturulmaktadır.

Bataklık dururken sineklerle uğraşmak beyhudedir.

Siyonistler İslam coğrafyasının kalbinde varlığını korudukça vahdetimiz, siyasi birliğimiz, iç meselelerimiz kesinlikle çözümsüz kalacaktır.

İç meselelerini çözmüş, birliğini sağlamış en küçük İslam ülkesi bile siyonizmin nazarında bir tehdittir.

Siyonistler İslam coğrafyasının merkezinde varlığını korudukça emperyalizmin İslam ülkelerine müdahaleleri devam edecek ve bu kanser hücresi yok edilmedikçe kısır döngü devam edecektir.

Ehem vardır, mühim vardır.

İkisi de önemlidir ama biri diğerinden daha önemli ve daha önceliklidir.

Kendi iç meselelerimize duyarsız olmamız mümkün değildir ama siyonizm dışımızda bir mesele değildir. İç ve dış meselelerimiz girift bir şekilde birbirine geçmiştir. Birinin çözümü ancak diğerinin çözümlenmesi ile mümkündür.

Genç kardeşlerim! Okuduğunuz gibi Filistin meselesinde;

Bazılarıyla dünya görüşlerimiz farklı,

Bazılarıyla ufuk çizgimiz arasında sürüngen ile kartalın ki kadar kod farkı var.

 

Abdurahman Cens (Konuk Yazar)