İngiltere kraliçesi 96 yaşında öldü. 70 yıl İngiltere'nin yönetiminde bulundu. Bu süre içerisinde ise yüzlerce katliamın, işgalin ve soygunun başoyuncularından oldu. Avrupa'nın dışında (İrlanda hariç) neredeyse sömürmediği tek bir belde kalmadı. Dünyanın hemen her yerinde, İngiliz vahşeti büyük bir acımasızlıkla ve tabii olarak kraliçeye sadık kalınarak sergilendi.

1952 yılında tahta oturduktan sonra ve günümüze kadar gelen süreç içerisinde, İngiltere kaynaklı yüzlerce vahşet sergilendi. Onlarca işgal gerçekleştirildi. Katliamları, talanları ve bölgesel kaosları sistematik bir şekilde organize etti. Bütün bu insanlık dışı olaylar, iç savaşlar, mülteciler, açlıklar ve toplu katliamlar kraliçenin himayesinde gerçekleştirildi.

Sadece Irak işgalinde ABD ile beraber kadın, çocuk, yaşlı demeden bir milyondan fazla Müslümanı öldürdüler. Yüz binlerce yaralı ve sakat çocuk, kadın ve gözlü yaşlı mazlum bıraktılar. Milyonlarca Iraklı Müslümanı mülteci durumuna düşürdüler. On binlercesini hapishanelerde ve tutsak kamplarında sistematik işkenceye tabi tuttular, bir o kadarını da sebepsiz yere infaz ettiler. Irak'ın yer altı ve yer üstü kaynaklarını büyük bir vahşetle halen talan etmeye devam etmektedirler. İşte bütün bunlar ölen kraliçe ve onun gayrı meşru çocuğu Amerika’nın emirleri doğrultusunda gerçekleştirildi.

Afganistan, Suriye, Yemen'in işgali, iç savaşa tabi tutulması ve milyonlarca insanın öldürülmesi, milyonlarca insanın evsiz yurtsuz bırakılarak mülteciliğe zorlanması ABD ile beraber kraliçenin eli kanlı askerleri, diplomatları ve bürokratları marifetiyle gerçekleştirildi. Bugün mazlum coğrafyalarda ölen her çocuğun, yetim kalan her bebeğin, gözyaşları akan her kadının, acı ve kaderden beli bükülmüş her ihtiyarın hazin tablosunun gerçek müsebbibi 'eli kanlı kraliçedir.'

1952 yılından günümüze kadar, İngiltere'nin dolayısıyla kraliçenin himayesinde, dünyanın dört bir tarafında gerçekleştirilen işgaller, yapılan katliamlar, sürdürülen hırsızlıklar, özellikle Müslüman beldelerde sistematik hale getirilen iç savaşlar, göçler ve halen devam etmekte olan kavgalar ve karışıklıklar hep bu kraliçenin sadık finoları tarafından sürdürülmektedir.

Bütün bu yapılanlardan kraliçe bir pişmanlık duymadığı gibi, bir özür de dilemedi. Dolayısıyla bugüne kadar İngiliz ve batı bloğunun yaptığı yapmış oldukları bütün vahşetlerin baş faili eli kanlı kraliçedir. Bütün bunları bildiği halde; bu katil kraliçenin ardından methiyeler dizen, onun zulüm ve katliamlarını meşru gören, neredeyse bütün geri kalmış ülke ve beldeleri halen sömürmeye devam eden bu yüzyılın eli kanlı katilini hoş görenler, kraliçeden daha aşağılık birer katilidirler.

Ey batının bu pislik yüzünü görmek istemeyen şahsiyet yoksunları! Ey insanlığa düşman batı barbarlığını dile getiremeyecek kadar ruhları ve düşünceleri köleleştirilmiş olan zavallılar! Bari şimdi bu canavarı lanetleyin. İnsanlık onuru için, sağlığında bu katilin yüzüne gerçekleri söyleme cesareti gösteremediniz bari arkasında katil diye bağırma izzet ve şerefini ortaya koyun.

Katile katil, zalime zalim, hırsıza hırsız denilecek günler gelmeyecek mi?