SİYASET GEMİSİ

Ekim ayında CHP’nin kongresi varmış; ama olup olmayacağı belli değilmiş.

Engin Ardıç’ın dediğine göre “Bilim kurulu”nun kararını bekleyeceklermiş.

Bilim ne derse o!

Ama nedense 23 Nisan’da, 19 Mayıs’ta topluca Anıtkabir’e gittiklerinde “Bilim kuruluna” sorma gereği duymadılar.

Üstelik “sokağa çıkma yasağı” vardı ve üstelik Kılıçdaroğlu, 65 yaş sınırını 8 sene ile geçmişti.

Daha koronanın ilk günlerinde CHP genel başkan yardımcısı Seyit Torun, şunları söylemişti: “Bilimin ışığında, sağduyu ve tedbirle hareket etmekte daima fayda var.”

Bilim “sosyal mesafe” diyordu; ama…

Ama konu Atatürk ve Anıtkabir olunca bilim milim kalmıyor.

Demek ki Kemalizm dininin bilime verdiği izin Anıtkabirin kapısına kadarmış.

Bilim de haddini bilecek!

***

TRT'de 19 Mayıs nedeniyle hazırlanan programda arka fonda "19 Mayıs Cumhuriyet Bayramı" görseli yer aldı.

Bu Kemalistleri epey kızdırdı.

Hakaret, küfür, aşağılama…

Halk TV programcısı Ayşenur Arslan, TRT Haber'deki yazıyı eleştirirken aynen şöyle dedi:

"TRT Haber, 19 Mayıs Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı yerine, kalktı 19 Mayıs Cumhuriyet Bayramı diye yazdı."

Bir yanlışı düzeltirken başka bir yanlış…

“Dili sürçmüştür yaşlı kadının” diyorsunuz tabii.

Doğru, insanlık hali…

Ama başkasının da dili sürçebilir değil mi?

Mesela Kılıçdaroğlu Erdoğan’ı eleştirirken şöyle demişti: “Biz sayın başbakan gibi söz verip de sözünün arkasında duran bir insan değiliz.”

 

***

T24 sitesinin sosyal medya hesabından şöyle bir haber başlığı çıktı.

“HDP: Ekonomik krizin esas nedeni Öcalan üzerindeki tecrittir”

Güldüğünüzü tahmin ediyorum.

HDP yöneticileri farkında mı bilmiyorum; ama artık kimse bu tür haberlere kızmıyor.

HDP tabanı ezilip büzülüyor; ama kamuoyunun geneli kafa buluyor.

Alın size bu habere yapılan birkaç yorum (imlaya genellikle karışmadım):

“Bence buzulların erimesinde de büyük etkisi olabilir.”

“Akp ne içiyor diyorduk HDP ne içtiklerini ele geçirmiş sanırım.”

“Vietnam savaşı da bu tecridin unutulması için yapılmıştı.”

“Biri brunson der biri öcalan der yok yok kedidir kedi.”

“yok artık daha neler... hdp liyiz diye bu kadar da şey yapılmaz ki abla. sanane ekonomiden...”

“Uzay zaman dahi bu yüzden bükülmüştür evren tehlikede.”

“Şimdi CHP’liler çıkacak krizin nedeni İnce Kılıçtaroğlu çatışmasıdır diyecek.”

 

***

İzmir’de merkezi sistem haclenerek bazı camilerde 20 Mayıs'ta Çav Bella marşının çalınması tepkilere neden oldu.

Nereden bakarsanız bakın Müslüman mabedine yönelik bir nefret, kin ve düşmanlığı ortaya çıkaran bir şey bu!

Bazıları “Çav bella”nın İtalyan Komünistlerinin marşı olması üzerinden, bazıları rezaletin İzmir’de vuku bulmasından yola çıkarak tepkilerini dile getirdi.

Bazıları da ısrarla ortada bir provokasyon olduğunu, İzmir’i karalama amaçlı bir faaliyet olduğunu iddia etti.

Ama bu arada İzmir’in de sicili pek temiz değil.

15 Temmuz darbe girişimi sırasında da yine İzmir/Torbalı’da sela okuyan müezzin saldırıya uğramıştı. Üstelik öyle ferdi bir olay da değildi. 23 kişi bundan dolayı yargılandı.

Komünistlerin alçakça saldırısının anlaşılmayacak bir tarafı yok, Kemalistlerin cami ve ezan nefreti de biliniyor; ama…

Asıl problem Diyanet’te…

Merkezi ezan sistemindeki bu ısrarın varacağı yer burasıydı.

Şimdi memnun musunuz?