Tecrübeli ve deneyimli insanlara sorsan hayat nedir? Muhtemelen verilen cevap hayat rüya gibidir, gözünü kapayıp açma sürecidir. Peki, nasıl bir meslek seçelim? “En güzel meslek insan olmak ve insanlık adına faydalı işler yapmaktır.” Büyüklerimiz böyle bir yaklaşım sergilerken tarihsel örneklikleri referans alarak bizim sağlıklı davranış geliştirmemizi çok istemektedirler. Sağlıklı davranışlardan murat ettikleri büyüklere saygı, anne-babaya öf dememe, komşu haklarını gözetme, yakınlarına yardımcı olma, bütün hayırlı işlere koşma, münkerden uzaklaşma, rıza-i ilahiyi gözetme yani atılan her adımda Allah’ın payını hesaplamaktır.

Hayatın çilesini çekmiş sillesini yemiş insanların beklentisi bu yöndedir. Bu projede değerleri içselleştirip yaşama ve yaşatma niyeti hâkimdir. İçe dönüklüğün samimiyetini dışa vurulmasını görmek onlar için tarif edilemez bir duygu ve mutluluğun işaretidir. Nasıl ki bir anne ya da baba çocuğun düğününü görüp ev sahibi, çocuk sahibi olmasından mutluluk duyuyorsa toplumun sigortası olan bu insanlar da toplumda iyilikleri görüp mutlu olmak istiyorlar. Bu bakış açısı Habilî bir bakış açısıdır. Yüzyıllar önceden bu tür insanlar, hep insanlığın hizmeti için çalışmış her türlü eza ve cefaya karşı sabır göstermişlerdir.

Bir gencin sabah namazını kılıp kuşlara yem vermesi, su vermesi, helalinden eve iki ekmek getirmesi, helaline haram katmaması mesleğin en ulvi olanıdır. Büyüklerimiz böyle davranış boyutunu her zaman takdir etmişlerdir. Bu âlemde ne kadar canlı varsa ona hizmet etmek yaratana hizmet etmek anlamına geldiği için yaratan adına yapılan her davranış değerlidir. Büyüklerimiz bu anlayışı hâkim kılmak için evde, işte, sokakta her zaman bunun yaşamsal boyutundan bahsedip hep ön plana çıkarmaya çalışmışlardır.

Sosyolojik olarak gelenekçi bir bakış gibi ön plana çıkarılmaya çalışılsa da insanlar böyle bir davranış geliştirmekten hep mutlu olmuşlardır. Bir yaşlının koluna girip karşıdan karşıya geçirmek, evden içeriye bir büyük geldiğinde önünden ayağa kalkmak, yerine göre elini öpmek, büyüğün karşıdakinin gözlerinden öpmesi, bu anlayış için muazzam bir mutluluk kaynağıdır. Bu davranış boyutu sosyolojik olarak geleneksel yaşam biçimlerinde bir sinerji oluşturmuş, her zaman motivasyon sağlamıştır. İnsanlar bu anlayışa sahip olduğu için fani olduğunu düşünerek çok iyi bir meslek sahibi olup para kazanmaktansa anne ve babasının gönlünü almasını daha mantıklı bulmuşlardır. Ölümlü olduklarını düşündükleri için her şeyi ölümüne olarak yorumlamışlardır.

Değerlere önem veren büyüklerimiz sosyal hayatın içinden örnekleri müşahede ederek aslında bir ahlakı bir etiği ortaya koymaya çalışmışlardır. Onun yaşamsal alana etki edebilmesi için çok titiz çalışmalar yaparak onun ayakta kalmasını sağlamaya çalışmışlardır. Modern bakışa sahip olan biz rehber öğretmenlerin ön plana çıkardığı cümleler “kazancı çok olan bölümleri seçin, dil öğrenin Avrupa’ya Amerika’ya gidin, mastır yapın ilerde akademik kariyeriniz olur hatta siyasette iyi bir noktaya da gelebilirsiniz.” Bilmem anlatabildim mi?

Selam ve dua ile…