İnsan, hayatını idame etmek için her türlü emek ve gayreti göstermek zorundadır. Yaşamsal mücadele verirken ebedi yaşamını da unutmamalıdır. Her şeyin bir kriteri olduğu gibi sosyal hayatın da, teolojinin de kendine göre kriterleri vardır.

Nasıl ki trafik kurallarına uyulmadığında ceza alınıyorsa ya da bizler, trafik kurallarına uymadığımızda mobeseler aracılığıyla ceza alabiliyorsak çoğu işimizi buna benzetebiliriz. Biz, her ne kadar kimse bizi görmüyor mantığıyla hareket etsek de mutlaka birileri bizleri kontrol edip görüyordur. Onun için nerede kaçla gideceğimizi iyi hesaplamak zorundayız. Bu yüzden olmalı ki büyüklerimiz : “Kayseri’yi kayseri yapan hesap kitabıdır.”

Herkes kendi hesabını kitabını iyi yapmak zorundadır. Her gün yatmadan önce herkes kendi muhasebesini, kendi değer ve inançlarına göre yapmalıdır. Madem yaratan bir kitap göndermiş onunla hesap yapmamızı istiyor o zaman kitabımızı iyice anlayıp o kriterlere göre hesabımızı yapmak zorundayız. Onun istemediği hesaplara girersek onun hoşnut olmadığı davranışlarda bulunursak hem kıymetimiz düşer hem de cezalarımız birikir. Kimseden borç alıp ödeme imkânımız olmadığı için çok mahcup oluruz.

Kısacık bir ömür için basit hesaplar yapmaya gerek yoktur. Zaten hesabımızı yapan yapıyordur. Bazıları her ne kadar sinsi hesaplar yapsa da Allah’ın da mutlaka bir hesabı vardır. Hiçbir hesap onun hesabına benzemez. Yeter ki biz doğrular üzerine değerler üzerine ahlaki değerler üzerine hesabımızı yapalım. İyiliklere verilen haseneler çok farklıdır.

Sağlığın ve ekonominin çok önemli olduğu bugünlerde “nefes alma ve kazanç” bende ziyadesiyle çağrışım yapmaktadır. Herkesin umut verdiği bugünlerde en fazla kazancı düşündüğümüzde şüphesiz en fazla kazancı teklif eden âlemlerin rabbinden başkası değildir.

“Ey inananlar! Sizi can yakıcı bir azabdan kurtaracak, kazançlı bir yolu size göstereyim mi? Allah'a ve Resûlüne inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihad edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. Eğer böyle yaparsanız, Allah sizin günahlarınızı affeder, sizi içinden ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koyar. İşte, en büyük kurtuluş budur.” (Saff/10-12)

Bundan daha güzel bir teklif var mı?

 İnsan mantıklı düşünürse bizi yaratan, güç kuvvet veren, enerjisini bedava veren, havasını bedava veren, her türlü nimeti bizlere veren, bizleri her türlü rızıklandıran kudret, ne kadar güzel beyan etmiştir. Bizlere sağlık sıhhat veren kudret, ekonomik olarak verdiklerinden mantıklı harcamamızı istiyor. Mantıklı yatırımlar yaparak karşılığını düşünemediğimizden çok daha fazlasını verebiliyor.

Sadece dünyamızı değil ebedi hayatımızı düşünerek adımlar attığımızda iki kere düşünmüş oluruz. Düşünerek inanarak yaptıklarımızın mutlaka bir karşılığı olacaktır. Hayatta her zaman maddi kazanımlar açısından bakılmamalı, teşbihte hata olmasın onun verdiğini hiçbir iş adamı hiçbir banka hiçbir sistem veremez. Eğer bizler bunun bilincindeysek onun rızasını kazanmak her türlü ticaretten daha anlamlı daha mantıklıdır.

Selam ve dua ile…