Amerikan başkanı, ırkçılığı ve İslam düşmanlığı ile biliniyor. Ancak buna rağmen Amerika`da Donald Trump`un azledilmesi konuşuluyor. Bazıları eğer böyle bir olay gerçekleşirse bunun Amerikan tarihinde bir ilk olacağını söylüyor. Yani Amerikan tarihinde farklı nedenlerden dolayı soruşturmaya uğrayan başkanların içinde şimdiye kadar hiçbiri azledilmedi.
Aslında soruşturmaya uğrayan çok sayıda başkan oldu.
Nixon olayını başka bir yazıya bırakarak Amerikan başkanlarının zorlandığı iki olaydan söz etmek istiyorum.
İlki Ronald Reagan döneminde yaşanan ve siyasi tarihe “İrangate” olarak geçen İran`a silah gönderilmesi olayı…
Bu olay 1987 yılında ortaya çıkmıştır.
Amerika`nın “düşman” sınıfında saydığı İran`a silah göndermesi olayının içinde uluslararası silah kaçakçıları ve çok sayıda Amerikalı üst düzey bürokrat vardı. Amaç bir yandan İran`daki “rejim muhalifleri”nin desteklenmesi, öte yandan gelecek parayla da Nikaragua`daki “kirli savaşın” finanse edilmesiydi.
İran`ın güçlü adamlarından Mehdi Haşimi`nin bu skandalı bir Lübnan gazetesinde deşifre etmesinden sonra Amerikan yönetimi karıştı. (Mehdi Haşimi de bir süre sonra başka sebeplerden dolayı idam edildi)
Amerika, İran`ın oyununa gelmişti ve bundan dolayı Amerikan yönetimi ve özellikle güvenlik bürokrasisine yönelik büyük bir soruşturma başladı.
Önce Başkan Reagan`ın istifası istendi, sonra üst düzey çok sayıda bürokrat cezalandırıldı ve başkan işin dışında tutuldu.
İkinci olay ise Bill Clinton`un ahlaksızlıkları ile gündeme gelen “Oval ofis skandalı” idi.
Olayın bir tarafında Bill Clinton, diğer tarafında Beyaz Saray stajyerlerinden Monica Lewinsky vardı.
Çok sonraları meselenin Clinton`un ahlaksızlıklarından çok ötede bir olay olduğu, işin içerisinde Filistin sorunu konusunda Clinton`a baskı uygulamak isteyen Siyonist istihbarat ve lobinin bulunduğu dile getirilecekti.
Bill Clinton`un istifası istendi; ama sonra itibarının bitirilmesi ile hedefe ulaşıldığına kanaat edildi ve istifa talebinden vazgeçildi.
Bunlar görevden alınamayanlar; ama Amerikan tarihinde başka yollar ile “azledilen” başkanlar var.
Mesela suikastlar…
Amerikan tarihinde suikastlar yoluyla “azledilen” dört başkan var.
Bunlar;
Abraham Lincoln: 14 Nisan 1865`de eşiyle beraber "Our American Cousin" (Amerikalı Kuzenimiz) adlı oyunu izlerken, Kuzey-Güney savaşının mağlup olan Güneylilerinden John Wilkes Booth adındaki bir aktör tarafından silahlı suikasta uğradı. Lincoln, bir gün sonra öldü. Her ne kadar suikastçı Booth, ateş ettikten sonra sahneye koşup “Sic semper tyrannis!” (Daima tiranlar için) diye bağırarak kaçtıysa da meselenin “Köleliğin kaldırılması”nı hazmedemeyenlerin bir operasyonu olduğu söyleniyor.
James Abraham Garfield: 2 Temmuz 1881`de saldırıya uğradı; ancak yaralı olarak tedaviye alındı. İddialara göre hastanede ikinci bir suikasta maruz kaldı. Otopsiye göre tedavisi ile uğraşan doktorlar yüzünden yarası mikrop kaptı ve 19 Eylül`de öldü. Garfield, Alman asıllı bir göçmendi.
William Mckinley: 6 Eylül 1901`de Polonya asıllı Leon Czolgosz tarafından suikasta uğradı ve 14 Eylül`de öldü. Mckinley, siyasi anlaşmazlık yaşadığı İspanya`ya savaş ilan etti ve bu olay bölgede dengelerin değişmesine, yeni bağımsız ülkelere, toprakların el değiştirmesine neden oldu.
John F. Kennedy: 22 Kasım 1963`te Dallas`ta üstü açık makam aracında halkı selamlarken öldürüldü. Kennedy, Demokrat Parti'nin Texas'taki liberal ve muhafazakar grupları arasındaki sürtüşmeyi bitirmek için geldiği Dallas şehrinde uzaktan açılan keskin nişancı atışıyla öldürüldü. Bundan dolayı Oswald adında biri suçlandı; ama yargı karar vermeden zanlı öldürüldü. Kennedy`nin, siyahilere yönelik ayırımcılığa karşı çıktığı, bundan dolayı da FBI`nin başındaki J. E. Hoover ile anlaşamadığı ve bunun neticesinde FBI bağlantılı bir suikasta kurban gittiği iddia ediliyor.
Evet, Amerikan tarihinde yargı yoluyla “azledilen başkan” yok belki; ama suikastlarla azledilenlerin olduğu ortada.
Trump için şimdilik “yargı yoluyla azil” gündemde tutuluyor; ama bu mümkün olmazsa “başka yollar” devreye girebilir.
Tabii bu arada Trump, yaramazlığı bırakıp “Küresel sisteme teslim” olursa her şey değişebilir.