Yeni bir kaosun ayak sesleri gelmeye başladı.

Amerika-Avrupa gerilimi devam ederken Rusya`nın bunu kullanması ve iki tarafa da işbirliği için seçenekler sunması kartların yeniden karılmasına neden oldu.

Statik düşünenler ve emperyalistten “vefa” bekleyenlerin yeniden hayal kırıklığına uğraması çok da şaşırtıcı olmayacak.

Aslında Rusya`nın tutumu epeydir dikkat çekiyordu.

Suriye sorununun çözümü için Türkiye ve İran ile Astana masasında buluşan Rusya, bir taraftan da israil ve Suudi ile ilginç bir görüşme trafiği yürüttü. Suriye`de israil için hareket alanları açtı, Suudi`ye silah sattı ve petrol anlaşmaları imzaladı.

Amerika tarafından Avrupa`ya yönelik en önemli tehdit olarak gösterilen Rusya, “hayır, ben tehdit değilim” pozlarına girmeden ardı ardına yeni enerji koridorları ile Avrupa`nın bir kısmını doğalgaz konusunda neredeyse kendisine bağımlı hale getirdi.

Türkiye ile S-400 füze sistemleri konusunda anlaşmasına sadık kaldığını söyleyen Rusya, aynı anda bu füzeleri Amerika`nın bölgedeki en önemli müttefiki olan Suudi`ye ve Türkiye`nin müttefiki olan Katar`a da satmak için anlaşmalar imzaladı. Ama aynı Rusya, Suriye sorunundaki müttefiki olan İran için “S-400 füze sistemini satmayı planlamıyoruz” açıklaması yapmıştı.

Amerika, Suudi ya da Katar`ın Rusya`dan füze savunma sistemi almasına itiraz etmezken Türkiye`ye karşı sesini yükseltiyor. Hatta anlaşması yapılmış, parasının bir kısmı ödenmiş olan F-35 savaş uçaklarının teslimatında epey bir süre sorun çıkardı. Mesele NATO değil, çünkü öyle olsaydı daha önceden Yunanistan`ın S-300 füze sistemlerini almasına itiraz ederlerdi.

Amerika, bazen itiraz bazen tehdit bazen de tekliflerle sorunu aşmaya çalışıyor. Şimdilerde yine Rus sistemlerine göre daha geri bir teknolojiye sahip olan Patriotları vermeyi teklif ediyor.

Türkiye yönetiminden FETÖ ve PKK`den dolayı Batı`ya yönelik yükselen tepkilere rağmen, diplomasi kanallarının açık tutulması ve belli aralıklarla sıcak mesajların verilmesi yeni bir sürecin başlayabileceğinin ipuçları olarak yorumlanıyor. Menbic`de Amerika ile yürütülen pazarlıklar sonucunda YPG`nin ayrılması yeni bir sayfanın açıldığını gösteriyor. Tabii Amerika ile yeni sayfa demek Rusya ile bazı sayfaların kapanması ihtimali anlamına geliyor ki, bu da bölgede yeni ittifakların oluşacağının işareti olarak görülebilir.

Bir de şöyle bir senaryonun devreye sokulma ihtimali var:

Siyonist çetenin güvenliği konusunda ittifak sağlayan ABD ve Rusya`nın tüm bölgesel aktörlerin tasfiyesi için harekete geçmesi…

Hedef ise alanda sadece yeni duruma uyum sağlayanların kalması…

Tabii bu hesapların her an bozulma ihtimali de mevcut.

Suudi ve diğer emirliklerde gerilen ortam her an önemli siyasi suikastlara neden olabilir.

Amerikan derin devleti, karşı ekonomik hamlelerin Amerika`ya verebileceği devasa zararın önüne geçebilmek için Trump`un tasfiyesine ya da nispeten “terbiye edilmesine” karar verebilir.

Her zaman silik bir pozisyonda kalmış olan Çin`in yumruğunu masaya vurma ihtimali ortaya çıkabilir.

Tabii bizim yaptığımız, alanı okumaya çalışıp öngörülerde bulunma çabasıdır.

Elbette tüm hesapların üzerinde bir İlahi hesap vardır.