Gazze merkezli büyük katliam ve soykırım savaşının gölgesinde insanlık büyük bir sınav verirken 11 aydır direnen Hamas ve Kassam Tugayları’nın yaşadığı sıkıntıları dile getiren ya da empati yapan pek kimse yok.

Gazze halkının yaşadığı eziyetlerden çok Hamas ve onun silahlı kanadı Kassam Tugayları’nın içinde bulunduğu dramatik sahneyi de görmek ve anlamak gerek.

Bir taraftan Allah yolunda öldürülmeyi yani şehadeti her duasında tazarru ile isteyen bu eğitimli ve elit kesim, diğer yandan da her gün vahşice katledilen sivil halkın veya halkın arasında bulunan yakınlarının yasını tutmakta.

Gerek askeri gerekse de siyasi basın sözcülerinin üst üste ümmete seslenerek ‘herkesi sokağa’ davet etmelerinin aslında bir yardım çığlığı olduğunu belki de kimseler anlamadı ya da anlamak istemiyor.

Siyonist işgal rejiminin soykırım ve barbarlığı bilinçli olarak yapıp halkı bezdirme ve Hamas aleyhine harekete geçirme çabaları da işin cabası.

Hamas ve Kassam bu sıkıntıları yaşarken işgal altındaki Batı Şeria’nın Ürdün sınırında bulunan Kral Hüseyin (Allenby) ya da diğer adıyla Karama sınır kapısında Mahir el Gazi isimli kahraman bir Müslüman tarafından ayrıntılı düşünülmüş başarılı bir eylem gerçekleştirildi.

El Gazi, bir kamyon şoförü. Önce kamyonunu sınırdaki işgal askerlerine doğru sürüyor ardından hazırladığı silahıyla işgalcileri art arda vurarak üçünü orada yere serip kendisi de şehid oluyor.

İşgal yönetimini şoke eden bu hadiseye en çok sevinen tabii ki Hamas ve Kassam Tugayları oldu.

11 aydır canhıraş bir şekilde çevre ülkelerin ve Müslüman halkların bu vahşeti durdurmak için bedel ödemesini beyhude bir şekilde bekleyen Gazze Direnişi tam da arzuladığı türden bir eylem yapılmış gibi hemen tebrik ve şükranını ifade etti.

Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde yaptığı açıklamada çok önemli noktalara temasla aslında tüm ümmete mesaj göndermiş oldu:

"Aksa tufanının kahramanlarından Ürdün şehidinin Karama sınır kapısında gerçekleştirdiği kahramanca ve nitelikli operasyonunu tebrik ediyoruz.

Ürdünlü kahramanın halkımızı savunmadaki silahı, devasa ordulardan ve istiflenmiş askeri cephanelikten daha etkiliydi.

Operasyon milletimizin vicdanını, Mescid-i Aksa tufanının sonuçlarını ve Siyonist varlığı bekleyen kabusu ifade etmektedir.

Mücahitlerimiz Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdiği muharebe operasyonları, pusu ve geçişler sırasında operasyonun kahramanı şehid için gıyabi cenaze namazını kıldı." dedi.

Yani Gazze halkı bu şehidle derin bir nefes aldığı gibi Kassam ve Hamas da bu nitelikli ve etkileri son derece kıymetli operasyona bigane kalmayıp tünellerde dahi olsalar gıyabi cenaze namazına durduklarını belirtiyor.

Mahir el Gazi’nin eylemi İslam Tarihinde yaşanan Ebu Basir ile Ebu Cendel isimli iki kahraman sahabinin efsanevi ‘Ferdi Eylemlerini’ hatırlatıyor.

Hudeybiye Anlaşmasına göre Medine’ye sığınan Ebu Basir, kendisini geri götürmeye çalışan iki muhafızın birini öldürüp diğerini kovalayarak ellerinden kurtulur.

Bir vadiye sığınıp orayı karargaha çevirerek Mekkeli müşriklerin ticaretini baltalamaya başlar.

Müşrikler, o denli zor durumda kalır ki, Hz. Peygambere elçi yollayarak; Ebu Basir, Ebu Cendel ve arkadaşlarını bu eylemlerinden alıkoymasını isterler.

Müspet cevap almayınca Hudeybiye Anlaşmasında Müslümanları en çok rahatsız eden maddeyi kendi elleriyle silme karşılığında bu grubun Medine’ye alınmasına razı oldular.

Yani Ebu Basir ve arkadaşları müşriklere diz çöktürmüş oldu.

Ürdünlü kahramanın Ebu Basir güdüsüyle yaptığı anlaşılan büyük eylem, Hamas ve Kassam Tugayları için çok kıymetli görülmüş ve önemli paylaşımlar yapılarak yeni Ebu Basirler için teşvikte bulunulmuş adeta.