Şubat ayı deyince, 

Yüreğimize bir sızı akar ince ince... 

Zira bu ayda toprağın bağrına bir çok değerli alim ve öncülerimizi ektik yeniden dirilip yeşertmek için kurak kalmış gönülleri... 

Hikmeti ilahi tarihten bu yana hep Şubat’ın ayazında yandı yüreklerimiz... 

Fakat bu kez  6 Şubat daha da çok yaktı yüreklerimizi... 

Nice hayallerin, umutların enkaz altında yok olduğu 6 Şubat’ın birinci yıl dönümünde bir kez daha iliklerimize kadar acıyı yaşadık. Demek acılar unutulmaz, sadece sabırla  sarılırmış. 

Tam bir yıl oldu kimisi evini, kimisi evlatlarını, kimisi eşini ve işyerlerini hayalleriyle beraber toprağa gömdüler. Fakat hala yanından geçince o depremin acı izlerini üzerinde gördüğümüz enkaz yığınları ve yıkılmayı bekleyen sayısız hasarlı binalar mevcut. 

Bunun yanı sıra hala çadır ve konteynerlerde küçücük alanlarda kalmak zorunda oldukları için yer darlığından sırayla uyuyan aileler var, hatta hayvanların yaşam alanlarında yaşamak zorunda kalan çaresiz insanlar vardır. Peki, böyle mi olmalıydı? 

Bu insanların acısına bir acı da biz katarak, yaşam kalitelerini bu denli düşürmek, devlete yakışır mı? 

“İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” 

İnsan merkezli adil bir düzen kurulmadan dünyadaki hiç bir mazlum asıl hak ve hürriyetine kavuşamaz.  

Öyleyse gelin bu sefer “Dürüst Belediyecilik ve Gerçek Hizmet” anlayışını şiar edinen HÜDA PAR’a “evet” diyelim ve asıl hak ve hürriyetimize kavuşalım. Tamamı  Hür kadrolardan oluşan bu Hür ve cesur adamlar, “Hak için Halka hizmet” etmeyi düstur edinmiş fedakâr adamlardır. Evet, halkın refahı için, kendi rahatlarından vazgeçen vefakâr adamlardır onlar. Öyleyse bize düşen  insanlığın derdiyle dertlenen bu güzel kadroyu malımızla, canımızla, zamanımızla, kalemimiz ve kelamımızla  desteklemektir.  

Kapı kapı dolaşıp, tüm mahrum, mazlum ve mağdur gönüllere  dokunacak onların dertleriyle  dertlenen HÜDA PAR’ı anlatıp tanıtacağız inşallah...  

Öyle ki, HÜDA PAR’ın aldığı belediyelerde, çaresiz tek insan kalmayacak biiznillah...  

Maddi manevi sıkıntılar giderilmeye çalışılacak, çürümeye yüz tutmuş aile ve nesillerimiz için, ıslah edici projeler geliştirilecektir.  

Özellikle sokakları mesken edinmiş madde bağımlılarını, manaya bağlayacak ıslah projeleri geliştirmeye çalışacağız.  

Huzur ve güvenden yoksun sokaklar ve evler HÜDA PAR ile huzura kavuşacaktır.  

Güvenle çocuklarımızı dışarıya bırakamıyoruz, bir taraftan dört ayaklı köpek terörü ciddi bir tehlike saçarken, diğer tarafta iki ayaklı yaratıklar çok daha büyük tehlike olmaya başladı. Peki, bu çocuklar okumasın mı?  

Ya da özgürce dışarıya çıkmasınlar  mı?  

Her yer tehlike saçıyor, çocuklarımızın dışarıya çıkması artık bizleri tedirgin ediyor maalesef...  

Peki, Bu milletin asayiş ve güvenini kim sağlayacak?  

İşte bu vb. sorunların çözüm noktası HÜDA PAR’ın adresidir.  

Bu sefer HÜDA PAR’LA olacak biiznillah! 

Not:6 Şubat depreminde vefat eden kardeşlerimize bir kez daha rahmet diler, geride kalan değerli ailelerine sabırlar dileriz.  

Selam ve dua ile...