Alemlerin rabbi olan Allah-u Teala’ya hamd, alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz Hz. Muhammed’e salat ve selam olsun!

Gün değişir, dem değişir. Şu içinde bulunduğumuz kısır gündem değişir. Bugün sevindiğimizi veya üzüldüğümüzü yarın hatırlayamayıveririz. Zira insan unutkandır. Geçici gündemler ve kısır çekişmeler arasından sıyrılıp şöyle bir baktığımızda nice güzelliklerle karşı karşıya olduğumuzu bir bilebilsek keşke…

Ölümünden sonra yeniden canlanan tabiat var karşımızda. Bu tabiatın içinde yeni yeni tomurcuklanan çiçekler, ağaçlar var. Bir de bunlara can veren nisan yağmurlarının bereketi… Nisan yağmuru deyince bir şey daha canlanır içimizde: Muhabbet-i Muhammed (SAV). Zira dünya zulmün karanlığındayken âlemlere rahmet kaynağı olarak göndermişti O’nu (SAV) yüce Rabbimiz. Bereketli yağmurlar gibi…

İçinde yaşadığımız dünya, içimizi karartırcasına bizleri olumsuzluğa iteklerken nice muhabbet erleri Muhammedî sevdayı muştuladılar. Nisan dedik mi, onların vesilesiyle aklımıza miladi Mevlid-i Nebi geldi. Nisan dedik mi aklımıza kutlu nebinin her sene bir ayrı güzel mesajının insanlığa coşkuyla aktarılışı geldi. Nisan dedik mi geleceğe dair umutların yeşerdiği o hengâmede salavat ve tekbirlerle anılan Hz. Muhammed (SAV) geldi.

Çocuklarımız, bizim geleceğimizdir. Geleceğe attığımız tohumumuzdur. Beklenti içinde olduğumuz yarının dünyasıdır çocuklarımız. Geleceğimizi endişelerden azade bir şekilde yetiştirme telaşındayız, biz büyükler. Bunun için de çocuklarımızı hakkıyla terbiye etme düşüncesi kaplar içimizi. İşte böylesi bir sancıya en güzel ilaçlardan biri, yine Efendimizin (SAV) Kur’an-ı Kerim ile bezenmiş hayatı, yani siyer olacaktır. Siyerin önemini kavrayan birçok insan ve kuruluş, Peygamberimizin hayatını herkesin okuması adına kaybedeni olmayan çeşitli etkinlik ve yarışmalar düzenliyor. Peygamberimizi yeni nesle aktarma telaşında olan bu insanların gayretlerini takdir ediyorum.

Bizim sizlerle bugün ele alacağımız eser ise siyer konusunda okul öncesi düzeyindeki çocuklarımız için yapılan bir çalışma olacak. Özkan Öze’nin Peygamber Efendimiz adlı eseri, Hz. Muhammed’in (SAV) hayatının çizimlerle desteklenmiş en sade anlatımını ihtiva ediyor. Kitap genel hatlarıyla çocuk hissiyatına yoğunluk vererek şu konulara değiniyor: Hz. İbrahim’in Kabe’yi inşası, Fil Vakası, Peygamberimizin doğumu, büyümesi, dürüstlüğü, ilk vahiy ve sonrasında çekilen sıkıntılar, miraç, hicret, Medine’de kurulan devlet, çocukların Efendimize olan sevgisi, savaşlar, fetihler ve veda.

Kitap diğer kitaplardan farklı olarak olaylara 3-6 yaş arası bir çocuğun ilgileneceği denli sade işlenmiş. Çünkü ayrıntılarıyla anlattığınızda çocuklar bilgi karmaşasında boğulabiliyor ve maalesef kopuşlar yaşanabiliyor. Bu şekilde temel bilgileri oluşturması açısından yeterli düzeyde diyebiliriz. Aynı zamanda yazar, o yaş grubunun duygu dünyasına hitap edecek bir dil kullanmış ve o dili Ceyhun Şen’in güzel çizimleriyle harmanlamış.

Resimler, o yaş grubu için resim olmaktan öte, somutlaştırma için çok önemli etkenlerdir. Özellikle hayali kahramanların, bitkilerin, hayvanların üzerinden erdemlerin ve değerlerin anlatıldığı çalışmaların yanında alternatif bir örnek olarak düşünebiliriz. Zira örnek alacakları kahraman, yaşamış bir kahraman ve başından geçen olaylar ve aldığı tutumlar ise gerçek olduğu için çocuklara daha faydalı olacaktır. Çocukların daha ilk çağlarında “benim kahramanım Hz. Muhammed(SAV)” demelerine vesile olabilmesi açısından da kıymetli bir eser.

Yazar kitapta bazı bilgileri atlamayı, bazılarında ise bir çocuk gözüyle bakmak için yoğunlaşmayı seçmiş. Anlamlı boşluklar, çocuğun hayal dünyasını geliştirmeye ve anlamlı sorular sormasına, böylelikle konuyu derinleştirerek öğretmeye vesile olabilir. Resimler ise okuma yazmayı bilmeyen çocuklar için harika hikayelerin anlatıldığı bir zemin oluşturabilir.

Kitaptan daha iyi istifade edebilmek için naçizane şöyle bir yöntem önerebilirim: Önce resme bakıp çocuğun bundan ne anladığını sorarız. Daha sonra o sayfadaki hikayeyi okuruz. Hikayeyi okuduktan sonra resim ve hikaye arasındaki bağı sorgularız. Daha sonra tekrardan okuruz. Çocuğun anladığına emin olduktan sonra resimlere bakarak hikayeyi çocuğun anlatmasını isteriz. Görün bakın ne hikayeler çıkacak. Bu çocuklar okuma yaşına geldiği vakit de kısa sürede bitirebilecekleri ancak tadı dimağlarında kalacak olan bir siyer kitabı okumuş da olacaklar.

Peygamberimizin hayatını anlatan bu ilk adım eserini, küçük yaşta çocukları olan velilere tavsiye ediyorum. Rabbim, Yaşayan Kur’an Hz. Resulullah’ın (SAV) yolundan ayrılmayan güzel nesiller yetiştirmeyi bizlere nasip etsin. Rabbim kitaptan ayırmasın.

Selam ve dua ile…

Abdullah AYYILDIZ