Üniversite tercihleri günlerindeyiz. Öncelikle hayırlı olsun… Belki, bazılarımız tercihlerini yaptılar. Büyük çoğunluğumuz ise henüz yapmadı. Onlarla birkaç hususu paylaşmak istedim.
Üniversite tercih, başarı sıralaması-okul-talep unsurları ile yapılır.
Dilediği puanı alanlarımız, diledikleri üniversiteleri tercih edeceklerdir. Ne var ki bu noktada duygularımızı dikkate almakla birlikte, makul davranma zorunluluğumuz da vardır.
Şöyle ki tıp veya hukuk okuyabilecek bir öğrencinin “Öğretmen olmak istiyorum!” diyerek eğitim fakültesini tercih etmesi, duygular açısından anlaşılabilir olsa da kimi zaman sorunlara yol açıyor.
Bu durumdaki birimizin sorunu, eğitim fakültesine uyum sağlayıp sağlamayacağıdır. Arkamızda bıraktığımız tecrübe, genelde sağlamadıkları, pişman olup yıl kaybına uğradıklarıdır. Onun için bir danışmana başvurmalarında hayır vardır.
Dilediği puana ulaşamayanlarımız ise bir yıl daha çalışabilirlerse beklerler. Bir yıl üniversiteye geç yerleşmek, bir ömür hayıflanmaktan iyidir.
Bu hatırlatmalar ışığında, tercihlerimizi yaparken şu esasları dikkate almalıyız:
- Tercih yaparken başarı sıralamamızı dikkate alacağız.
- Sıralamamızın okul değeri (getirisi) karşılığıyla birlikte, bize uygun okullar hakkında bir ön araştırma yapacağız.
- Gönlümüzden geçen okulları, büyüklerimizin, ailemizin ve çevremizin de görüşünü alarak bir kâğıda gelişigüzel yazacağız.
- Bu şekilde yazdığımız okullar arasında sıralamamızı göz önünde bulundurarak kendi sıralamamızı yapacağız. Mutlaka yerleşmek istiyorsak listemizi önceliklerimize göre tamamen dolduracağız.
Genel olarak hayallerimiz, gerçekliğimizden üstündür.
Gönlümüzden geçen okul İstanbul Teknik Üniversitesi’dir ama sıralamamız, Karadeniz Teknik Üniversitesi ile örtüşebilir.
Biri hayalimiz, diğeri gerçekliğimizdir. Tavsiyemiz, hayalimizi listemizin en başına yazıp sonra gerçekliğimize uygun tercihler yapmaktır.
Hayallerimiz, hep hayal olarak kalmaz. Kimi zaman hiç beklemediğimiz bir şekilde hayallerimiz, gerçekliğimize dönüşür.
Nitekim, tercih sırasında bu yönde ancak zorlayarak oluşturduğumuz listelerin yılın koşulları içinde hiç beklenmediği hâlde hayal listemizin kısmen de olsa gerçekliğimize dönüştüğü görülmüştür.
Güvenlik, sağlık, eğitim; mühendislikler ve hukukla birlikte bütün devirlerin ihtiyaçları ve iş alanlarıdır.
Son devirde yapay zekânın öne çıkmasıyla yazılım mühendislikleri ve tasarımlarla ilgili bölümler çok öne çıktı. Tercihlerde bunlar elbette önde olacaktır.
Zeki, kabiliyetli öğrencilerin tamamının fen bölümleri ve hukuka yönelmeleri ise bizim için büyük bir toplumsal kayıptır.
Üstün kabiliyetli ve ilgilerini yönetebilen gençlerimizin ilahiyat, tarih, sosyoloji, edebiyat ve psikoloji gibi alanlara yönelmeleri, geleceğimiz açısından büyük değere sahiptir.
Mana, her zaman maddeden üstündür.
Toplumsal gelecek açısından büyük önem taşıyan bu alanlar, büyük hedefler uğruna ter dökecek gençlerimizi bekliyor.