Maide 55. Ayetin kapsamında siyasal velayeti anlamaya çalışacağız.

Kur’an-ı Kerim’de veli: Dost edinme, yardım edip sevme ve yetki verme manalarına gelir. Bu mefhumun Kur’an’daki zıddı: Hak yeme, karşı durma ve düşmanlık yapmaktır. Kur’an-ı Kerim’de çok ayrıntılı bir şekilde anlatılan konulardan biri de veli/velayet konusudur.

“Sizin dostunuz sadece Allah’tır, O’nun Resuludur, iman edip namazlarını dosdoğru kılan, tevazu içinde zekatlarını da veren müminlerdir.” (Maide/55)

Ayeti Kerime çok nettir.

Kur'an’da çok açık kelimelerle izah edilmesine rağmen, Rabbimizi, kitabımızı, dinimizi ve bizi sevmeyenleri sevebilir miyiz? Toplumsal yapıda, en güçlü sevgi ve yardım oy vermektir. İslam’ı suç, Müslümanları potansiyel suçlu gösterenleri bir Müslüman, oylarıyla destekleyebilir mi? Dindar, İslam’ı yaşayan, ibadetlerine sarılan, bir İslami yapıyı toplumun hainleri olarak tanıtanları, dindar, namaz kılan ve oruç tutan bir Müslümanın, böyle din düşmanlarına oy vermesi doğru olur mu? Dine ve dindara düşman olanları oylarıyla desteklemek Kur'an'a göre uygun değildir. İslam’a, namusa, dindara ve dine karşı olan bir partiye namaz kılan bir Müslüman oy vererek demiş olur ki: Ya Rab! Ben oylarımla senin din düşmanların da olsa akrabalarım veya kavmimden oldukları için oy verdim, çünkü onlar benim kavmimdendi, akrabamdı… gibi sebeplerle oy verdim dese, Kur’an der ki: “Allah’a ve ahiret gününe inanan bir kavmi, Allah ve Resulünün sınırlarını aşanları sevdiğini göremezsin. Velev ki o sınırı aşanlar onların babaları, kardeşleri, evlatları ve aşiretinden olsalar…” Mücadele/22 Ayeti kerime bu konuda daha ne desin? Namazla Allah’ın, oylarıyla din düşmanlarının safında yer almak mümkün mü? Müslüman böyle bir çelişkiyi yaşayamaz. Hayatımıza hükmedecek, çoluk çocuğumuzu teslim edeceğimiz dine mesafeli insanlara hayatımızın vekaleti için oy veremeyiz. Dine düşman olanlar, bizim babalarımız, kardeşlerimiz ve evlatlarımız dahi olsalar oy vererek destekleyemeyiz. Yukardaki ayet ve benzerleriyle Yüce Allah bunu yasaklıyor.

Açıktan açığa Allah ve Müslümanlara savaş açanları oylarıyla destekleyen insanlar deseler ki: Ya Rab! İnançsız da olsalar, bunlar bizim Türk kavminden, Kürt kavminden, Arap ve Acem kavminden oldukları için oy verdik. Yüce Allah ben size peygamber ve Kur’an gönderdim. Kur’an’da inançsız olduğu için peygamberin amcası Ebu Leheb anlatılmadı mı? Allah’ın hududunu aşanlar sizin babalarınız, kardeşleriniz, evlatlarınız veya aşiretinizden de olsa, onları sevip onlara yönetimde yetki veremezsiniz demedim mi? Dese insan ne cevap verebilir?

Veya bunca ayet ve delile rağmen kişi ben bilmiyordum diyebilir mi? Mesele imani ve tehlike büyüktür, çok dikkat edilmesi gereken bir husustur. Tüm bunları açıklarken hiçbir parti ve şahıs ismini vermeden genel manada İslam’ın temel esasları üzerinden konuyu anlamaya çalışıyoruz. Tüm bunları, Allah’a inanan, namaz kılan kardeşlerimiz günaha girmesinler diye yazıyorum. Manzarayı gözler önüne sererek mesuliyetimizi yerine getirmek için bunları anlamaya/anlatmaya gayret ediyorum.

Tüm peygamberler ilahi sistemi hakim etmek için gönderilmişlerdir. Peygamberlere iman eden bir müminin, Allah'ın sistemini kabul etmeyenleri desteklemesi büyük bir çelişki.

Kısaca bir Müslüman, dine düşman olan bir partiye oy vererek yönetimde ona yetki veremez.

“Ey İman edenler! Benim de düşmanlarım sizin de düşmanınız olan kimseleri kendilerini severek dost edinmeyin. Onlar size gelen gerçeği inkar etmektedirler…” Mumtehine/1

“Kıyamet gününde akrabalarınız ve çocuklarınız size fayda vermeyecek. Allah aranızda hüküm verecek. Yapıp ettiklerinizi Allah bilmektedir.” Mümtehine/3