Hamd olsun Allah`a ki insana beyan etme kabiliyeti verdi. Salat ve selam olsun O`nun pak Resul`üne, Resul`ünün âl ve ashabına.
Rabbimiz, Rahman Suresinde insana beyan yeteneği verdiğini buyuruyor. Peki, biz bu kabiliyetimizin farkında mıyız? Ya da bunu nerede kullanıyoruz?
Öyle bir çağda yaşıyoruz ki beyanlar değişmiş, tarz değişmiş, kendini ifade etme şekilleri değişmiş. Bunda birçok şeyin etkisi olduğu gibi asıl sebep, Müslümanlar olarak birbirimize yeterince kulak vermememiz ve birbirimizi bağrımıza basmamamızdır.


Birçoğumuz çocukken yere düşünce birdenbire kalkardık ve herkesten önce kendimiz gülerdik. O zamanlar çocuktuk. Yaralarımız iyileşir, izleri kapanırdı. Şimdi ise ne yaralarımız iyileşiyor, ne de yediğimiz darbelerin izleri kapanıyor. Aldığımız yarayı belki de daha da büyütüyoruz zihnimizde. Bunun nedeni belki de yaşadığımız olaylarda, bize uzanan bir şefkat eli bulamayışımızdır. Veyahut da bizim tevazuumuzu zillet sayan kardeşlerimizdir sebep.


Normal yaşamında çok merhametli ve sakin olan kardeşlerimizin, bazı ortamlarda mümin kardeşlerine nasıl da acımasızca laf verdiğini esefle görüyoruz. Suç kimde? Konuşmalarında kırıcı olacak kadar sertleşen o merhametli kardeşimizde mi? Yoksa onu o hale getirenlerde mi? “Bu kadar merhametlisin, görüyoruz. Peki, neden o kardeşe öyle cevap veriyorsun?” denildiğinde alacağımız cevap: “Mecbur bırakıyorlar.” Ezilmemek için eziyoruz anlayacağınız.
Allah`ın bize verdiği beyan kabiliyetini kullandığımız şekillere bakın Allah aşkına!

Bir başka beyan şeklimiz: Boş lakırdı. Buna geyik muhabbeti de deniyor. Her şeyden bir espri malzemesi çıkarmak moda olmuş. En ciddi şeyler, hatta mukaddesat bile geyik muhabbeti için harcanır olmuş. Dindar insanlar da buna alet oluyor. Bazen öyle bir cümle kuruluyor ki ancak cahiliye pop parçalarında olur bu kadarı, diyorsunuz. Geçen gün dolmuşta çalan bir şarkıda “Aşkımız için melekler imza topluyor.” diyordu. Subhanallah. Allah`ın melekleri senin gayr-i meşru ilişkin için neden imza toplasın, edepsiz kadın!


Müslümanlar arasında geyik muhabbetinden daha beteri de var: Ciddiyetsiz ve seviyesiz konuşma. Kişi bu tarzda konuşarak kendi değerini düşürdüğünü bilmez ve sürekli karşıdakini küçümseyici tarzda ünlemler kullanır. Hatta bu ünlemlerin çoğu İslami tabirlerdir desek abartmış olmayız. Kadınlar arasında da yayılmış olan “hoca, hacı, hafız, imam” kelimeleri bunlardan bazılarıdır. Eskiden saygı ifadesi olarak kullanılan bu kelimeler, ifsat edicilerin çabalarıyla “İnek Şaban, Avanak Abdi, Deli Kadir” örneklerinde olduğu gibi küçümsenmeye başlamıştır. Bunun dışında, cahiliye tarzı konuşmayanlar toplumdan dışlanmaya başlanmıştır. Kadınlar birbirine “kız, karı, avrat” demeyip, “abla, bacım, ablacığım” diyorsa küçük görülmektedir. Erkekler arasında da “lan`lı lun`lu konuşmalar” alıp başını gitmektedir.


Bu şekilde bir seyirle devam eden muhabbetimizin içine hakaret girmezse de olmaz tabi. Ama öyle bir hakaret olacak ki espri tadında ve övgü kokacak: “Gördün mü şe…sizi nasıl güzel araba almış kendine. Manyak bu adam ya!” Manyak, en basit sözcüğümüz zaten. Bu tarz konuşmalar öylesine kuşatmış ki çevremizi, artık normal konuşan kardeşlerimiz “soğuk, donuk, ketum” olarak nitelendirilmektedir.


Rabbimizin bize durumumuzu anlatmamız, insanlarla iletişim kurmamız için verdiği kabiliyet şimdi ayaklar altındadır. Allah`ın ayeti ayaklar altındadır. Hayvana ve bitkiye verilmeyen bir yetenek… Sadece insanoğluna verilen bir meziyet… Allah`ın kulları üzerindeki bir ayeti göz göre göre tahrif edilmektedir. Bunun için hepimiz işe kendimizden başlamalı ve emaneti kötüye kullandığımızda vereceğimiz hesaptan korkmalıyız.

Konuşmalarımıza çekidüzen vermeli ve ağzımızdan çıkan her harfin amel defterimize yazıldığını idrak etmeliyiz. Buna, kardeşlerimizin izzet-i nefsini kırmama düşüncesini de ekleyince aramızdaki saygı ve muhabbet Allah`ın izniyle yeniden oluşacak ve kimsenin kimseden incinmediği, herkesin birbiriyle iyi anlaştığı ve iş bitip de evlere dağılma zamanının gelmesini istemediği o güzel günlere yeniden dönülecektir. Rabbim ayetlerinin ve delillerinin kadrini bilenlerden eylesin cümlemizi. Emanete hıyanet edenlerden değil.
Rahman`a emanet olunuz.