Sandıklardan çıkan sonuçların üzerine birçok HÜDA PAR üye ve gönüllülerinde bir hayal kırıklığı yaşandı. HÜDA PAR ailesi olarak bu sonucu bizler de beklemiyorduk. En azından birkaç yeri alacağımızı düşünüyorduk. Devamlı yaptığımız konuşmalarda ve yazdığımız yazılarda biz hedefimizin Allah`ın dinini insanların ayağına götürmek olduğunu ve bunu başardığımız için de kazandığımızı defalarca dile getirmiştik ve yine söylüyoruz ki biz asla kaybetmedik.

Evet insanlara umut verdik.

Çünkü insanlık her haliyle HÜDA PAR`ın bir ihtiyaç olduğunu haykırıyordu. Tıpkı Hz. Hüseyin`e Kufe halkının haykırdığı, ondan yardım istediği gibi. Ama maalesef Hür Dava`yı bir umut olarak gören halk kirli bir savaşın içinde şaşırtıldı, yanlış yönlendirildi. Akp`nin Gülen grubuna karşı verdiği ölüm kalım mücadelesinde kendisini Akp`yi desteklemek zorunda hissetti. Aslında medya aracılığıyla ve Akp mitinglerinde vicdanlarda bir baskı oluşturuldu, irade prangalandı. “Biz gidersek bu ülke eskilere döner. Zaten HÜDA PAR daha yeni bir parti, alamaz, bari AK Parti desteklenmeli ki ipler düşmanlarının eline geçmesin” algısı halkın vicdanını işgal etti. Yine yüreği bizimle olanların bir kısmı da baskı, zorlama ve şiddetin etkisiyle oyunu BDP`ye verdi.

Bizim yüreğimize belediyeleri alma ümidini Allah kattı.

O ümit bizi meydanlara taşıdı ve haykırdık Rabbimizin yüreğimize verdiği bu ümidi.

O bizlere Uluslararası Firavunlara tüm dünyanın gözleri önünde meydan okumayı murad eyledi ve bu vesile ile cihadın en büyüğü olan zalime karşı hakkı haykırma ödevimizi yaptık. Böylece bir parti olarak sağa sola kıvırmadan nasıl meydan okunması gerektiğini öğrettik insanlığa.

Rabbimiz bize bir Müslümanın rajon için dahi olsa ahlaksızlığın, zulmün, kaosların, adaletsizliğin, intiharların, depresyonların kaynağı olan Sistemlerle, ideolojilerle hiçbir zaman yan yana olamayacağını, hiçbir ortak yanının olamadığını tüm dünyanın gözleri önünde haykırmayı nasip eyledi.      

Yine HÜDA PAR boğazına kadar çirkefe bulanmış bu siyaset sahnesinde nasıl tertemiz, ilkeli, yalansız, dolansız, iftirasız, menfaatsiz, çıkarsız siyaset yapılabileceğini öğretti. Her bir ferdinin hiçbir karşılık beklemeden malını, evladını, canını, zamanını adadığı HÜDA PAR ailesi insanlığa bir rahmettir.

Rabbimiz istedi ki Zekeriyya yüzlüler meydanlara çıksın. Bu mukaddes dinin bahçıvanlığını yapan; Allah`ın nuru sönmesin diye bedel ödeyen, ömrünü adayan Zekeriyyalar, Yahyalar yüce dinin ihyası için cebindeki son kuruşunu da harcasın. Bu eşine rastlanmamış şecaati, gayreti, samimiyeti gören nasipsizlerin; İslam güneşi doğuyor diye ödleri kopsun.

Eğer böyle adanmış ruhlar halen bu ülkede varsa Firavunların saltanatının devrilmesi için geriye sayım başlamış demektir. Mübarek olsun. Ümmete hayırlı olsun.

Dolayısıyla bizi meydanlara çıkartan, hakkı ve hakikati haykırtan Allah`dı. Yüreğimize ve tüm hücrelerimize ümidini yerleştiren Allah`dı. O ümidi gerçekleştirmek için var gücümüzle çalışıp; O`ndan hakkımızda hayırlısını istedik, O da bize hayırlı olanı verdi. Biz hakkın hükmüne razı olduk Yeter ki O bizden razı olsun.