Tüm dünyayı istila eden korona virüsle devletler en az zayiat ile bu beladan kurtulma planları yaparken küresel sermaye yine ellerini ovuşturmaya başladı.
Apartmanlarda, sitelerde başlayan gettolaşma şehirlere ve hatta devletlere sıçramaya başladı. Salgın korkusu ciddi önlemler almayı gerektiriyor. Bu önlemlerin haliyle; sosyal, siyasal, eğitim ve ekonomik boyutu kendini zamanla gösterecektir. Trilyon dolarların sahipleri tüm dünyayı tamamen teslim almak için planlarının şeridini birkaç tık hızlandırdılar.
Kim bunlar? Dünyanın bütün kirli işlerin sahipleri; 1815 Vaterloo savaşının finansörleri, Amerika Devriminde İngiltere’ye karşı yapılan savaşın da finansörleri, bir bir merkez bankalarını ele geçirenler, o günden bugüne birçok bataklığın sahipleri ve son zamanlarda Çin’e çöreklenmeye başlayan finans merkezlerinin sahipleridir.
Vaterloo Savaşını biraz açalım: İngiltere, Napolyon tehditi ile karşı karşıya getirilmiştir ve kraliyet finans sıkıntısı çekmektedir ve can simidi olarak Rothchildler, İngiltere merkez bankası karşılığı savaşı finans etme teklifi yapar. Savaşın seyrini yakından takip ederek London Borsasında büyük spekülasyon yaparlar; İngiltere’nin savaşta yenildiği ortaya atılır ve aynı gün büyük bir vurgun ile dibi bulan firmaların hisse senetleri alınır ve savaş sonrası büyük karlar ile sahiplerine iade edilir. İngiliz tapınakçı aklıyla birleşen Masonik zihniyet bir taşla kuş sürüsünü yere indirmiştir.
Bugün Vaterloo Savaşı tüm dünyada uygulanmaya çalışılmaktadır. Tüm ülkeleri diz çöktürüp büyük vurgunu vurmaya çalışmaktadırlar. Küresel sermayeye çalışan kuruluşlar ise hep bir ağızdan tempo tutmaktadır. Borsalar ve petrol fiyatlarını bedavadan biraz pahalı hale getirerek, kıymetli madenleri de ons üzerinden sabit tutup bıkkınlık oluşturarak tüm piyasayı toplamayı planlamaktadırlar.
Bunlar bütün köşe başlarını ele geçirmiş ve insanı mahkum etmeye çalışmaktadırlar. Piyasaları devletlerden daha çok etkileyen çokuluslu şirketler, hükümet dışı örgütler, yatırımcı konsorsiyumlar, medya kartelleri, araştırma ve düşünce (tihink-thank) kuruluşları, bazı devletlerden ekonomik olarak büyük olan bireyler son 20 yılda uluslararası sistemin yeni aktörleri olarak ortaya çıkmışlardır.
Bunların kurumsal isimlerinin saygınlıklarını(!) bir yana bırakarak isimleri ve açıklamalarına bakalım:
IMF: 1 trilyon dolarlık finansal kapasitemizi kullanmaya hazırız.
Fitch: Kovid-19 ülkeleri batacak.
Dünya Sağlık Örgütü: Korona virüs aşısı çok uzakta.
OECD: Karantinadaki her ay GSYH büyümesinde yüzde 2’lik bir kayba yol açacak.
Dünya Bankası: Dünya Bankası'ndan korona virüs önlemlerine 160 milyar dolarlık yeni desteğe hazırız.
S&P: Küresel ekonomi virüs salgınından büyük darbe alacak.
Hepsi bir ağızdan ses vermeye başlayıp küresel yıkımı heyecanla arzulayan vampirlerdir. Bireysel ve toplumsal olarak bunlara hiçbir fırsat verilmemelidir. Bireyselliğin mecburi olduğu bu zamanda toplumsal dayanışma bunun panzehiridir.