Yatırımcı altın ve dolara yönelebilir. Ticaret yapmayan ve parasını başka bir alanda kullanma imkânı bulamayan kişilerin parasını altına yatırması en doğru şeydir.

 

Altın her zaman emek sarf etmeden kazanç getiren en iyi yatırım aracıdır. Ancak bunu dolar için her zaman söyleyemeyiz. Doların yükselişi geçici olabilir. Her zaman yükselecek diye bir garantisi yoktur. Bu yüzden bu alana yatırım yapmak her zaman doğru olmayabilir.

Peki, doları bozup altına yatırmak ne kadar doğrudur? Bunun pek doğru bir şey olduğu söylenemez. Çünkü dolar ya da altın bozmak daima zarardır. Bu yüzden ilk alımda altının tercih edilmesi daha doğrudur.

Ticaret ile uğraşanların ise yatırım yapacakları şey kendi sektörlerinde en iyi satabileceğine inandığı ticaret malzemesidir. Örneğin kumaş satan birisine her zaman kumaş lazımdır. Modasının geçmeyeceğine inanılan kumaş en iyi yatırımdır. Çünkü bu kumaşta dolara endeksli olarak yükselecektir. Aynı zamanda mal alımı iş yerinin zenginliğidir. Müşteriye daha iyi cevap verme aracıdır. Bu yüzden en iyi yatırım tüccar için en iyi satacağı maldır.

İnşaat malzemeleri satan tüccar için de en iyi yatırım inşaat malzemesidir. İnşaatçının parasını dolar ya da altına yatırıp iş yerinde müşteriye yok çekmesi ne kadar mantıksızdır. Matbaacısı, ayakkabıcısı, toptancısı, iplikçisi, nayloncusu vb. kısaca hangi sektörü ele alırsanız alın en iyi yatırım kullanım tarihi ve modası geçmeyeceğine ve çürümeyeceğine inanılan maldır.

Ramazan Bayramında ve okulların açılışında büyük harcamalar yapıldı. Kıyafetler, eşofmanlar, ayakkabılar, defterler, kalemler, silgiler, çantalar için birçok harcamalar yapıldı. Kışa doğru havaların yavaş yavaş soğuması ile beraber kışlıklar alınmaya çalışılıyor. Okul harçlıkları, aidatlar ve servis paraları… Birileri harcarken diğerleri kazandı. Tüccar kazandı.

Şimdi Ramazan bayramı ve okul sonrası ile kurban bayramı öncesi ara bir dönem yaşanıyor. Bununla beraber altında önce bir iniş ve sonra bir yükselişin olması ve doların çıktığı absorbik rakamlar piyasada ufak bir durgunluğun yaşanmasına sebep oluyor.

Ticaret yapmayan yatırımcının dolar ve altının yükseldiği şu günlerde parasını bu iki alana kaydırması piyasayı doğrudan etkileyecektir. Paranın bu alanlara kayması nedeniyle müşteri alacağı zaruri ihtiyaçlarının dışındaki harcamaları yapmayacak ve dolayısıyla çarşı ve pazarda bir kırgınlık olacaktır. Ama bu daimi bir hadise değil yaz yağmuru gibi gelip geçici bir durumdur. Bu durumda çarşı ve pazar esnafının ümitsizliğe kapılmaması gerekir.

Gelip geçici iş kırıklıklarında bile çok kişi ümitsizliğe kapılabilmekte ve rızkının Mevla tarafından kısıldığını ve hatta Mevla`nın kendisine ihanet ettiğini dahi düşünebilmektedir.

“Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse: “Rabbim bana ikram etti” der.  Ama ne zaman onu deneyerek, rızkını kıssa, hemen: “Rabbim bana ihanet etti” der. (Fecr 15-16)

Allah asla kuluna ihanet etmez. Kulunun imanındaki sebat ve samimiyetini ölçmek için imtihan eder. Sabredenleri daha iyisi ile mükafatlandırır.

And olsun, biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele. (Bakara 155)

Bu yüzden ufak tefek iş kırıklıklarında ümitsizliğe düşmek, bunu hâşâ Mevla`nın bir ihaneti olarak düşünmek doğru değildir.

Son günlerde yaşanan ufak iş kırıklarını gelip geçici kabul edip yese düşmemek yapılan satışlardan elde edilen para ile fatura, kira ve infak gibi zaruri giderler karşılandıktan sonra geriye kalan tüm paranın giden çeşitlere yatırılması, çeşidin zenginleştirilmesi en doğru olanıdır. Kurban bayramı öncesi piyasalar tekrar kendine gelecektir. İnşallah.

Selam ve dua ile…