Misli mal: Çarşı ve pazarda örfen fiyat farklılığına sebep olacak bir farklılık arz etmeksizin benzeri bulunabilen maldır.

Misli mallar dört türlüdür: Buğday arpa gibi ölçüye vurulan, pamuk ve demir gibi tartıya gelen, ceviz ve yumurta gibi hacimde birbirine yakın olan adedi mallar ile metre ve zira ile ölçülenlerdir. Zikre değer bir farklılık gözetmeksizin bütün parçaları ile eşit olan mallar bu son çeşittendir. Mesela çuha, pamuk ve ipekten dokunmuş kumaş, billur levhalar (standart kesilmiş) yeni kereste gibi.

Hububattan tabii olarak taneleri birbirine yakın olanlarda misli maldan sayılır. Standart olarak aynı maldan imal edilen, sayı ile muamele gören, birbirine benzer sanayi mallar da misli maldan sayılır. Mutfak eşyaları, aynı model ve marka arabalar, bunların yedek parçaları, matbu yeni kitaplar bu türdendir.

Kıyemi Mal: Çarşı ve pazarda benzeri olmayan veya olup da birimlerinin farklılığı sebebiyle örfen fiyatta farklılık arz eden mallardır. Mesela hayvanlar, arazi, ağaçlar, evler, halı ve seccade çeşitleri, elmas, yakut gibi kıymetli taşlar, yazma eserler ve kullanılmış kitaplar bu türe girer. Karpuz ve nar gibi hacimleri ve nevileri değiştiği takdirde tanesinde farklı fiyat uygulanan adedi mallar da kıyemi mallara dâhildir.

Misli mal kıyemi mala kıyemi mal da misli mala dönüşebilir. Misli mal piyasadan kalktığı zaman kıyemi mala dönüşür. Buğday ve arpa gibi iki ayrı cinsten olan iki misli mal karıştığı zaman bu karışık mahsul kıyemi mal olur. Misli mal yangın ve sel felaketi gibi bir tehlikeye maruz kaldığı zaman bunun için hususi bir fiyat takdir edilir. Misli mal kullanıldığı veya kusurlandığı zaman onun için hususi bir kıymet biçilir.

Kıyemi malın misli mala dönüşmesi ise az bulunurken çoğalması halinde olur. Mal piyasada nadir bulunurken bollaşırsa hususi bir kıymete haiz iken misli mal haline gelir. 

Malı kıyemi ve misli olarak ayırmanın netice ve sonuçları nelerdir?

Misli mal borç olarak zimmette sabit olur. Yani satışta semen olması halinde cinsi ve sıfatı tayin edilmek şartıyla zimmette sabit olur. Dolayısıyla misli mallar arasında borcu alacağa karşı tutmak sahih olur.

Kıyemi mallar ise zimmette borç olarak sabit olmaz, semen olmaz, kıyemi mallar arasında borcu alacağa karşı tutmak sahih olmaz. Bir koyun veya sığır gibi kıyemi bir mala bir hak taalluk ettiği zaman vasfına işaret etmek suretiyle, değil de münferiden onun kendine işaret etmek suretiyle bizzat tayin edilmesi ve başkalarından ayrılması lazımdır. Çünkü kıyemi malların her biri –bir cinsten bile olsa- benzer değillerdir. Her birinin bir özelliği ve belirli bir kıymeti vardır.

Bir insan misli bir malı telef etse, mislini yerine koyarak tazmin etmesi vaciptir ki, karşılığını verme en güzel şekliyle olsun. Misli telef edilen şeye sureten ve manen mali olarak en yakın olanıdır. Kıyemi malda ise telef eden kıymetini öder. Çünkü şekil olarak mislini ödemesi mümkün değildir.

Cebri taksim misli olan mala girer. Ortaklardan her birinin diğeri bulunmadan ve izni olmadan hissesini almaya hakkı vardır. Kıyemi mal ise, buna cebri taksim girmez, bir ortağın diğeri hazır olmadan ve izni bulunmadan hissesini alması caiz olmaz. Çünkü taksim de ifraz ve mübadele vardır. Mal misli olursa bütün parçaları benzer olacağı için bu taksimde ifraz ciheti galip olur. Kıyemi olursa parçaları arasında benzerlik olmayacağı için mübadele yönü ağır basar. Bu sebepten sanki ortak hakkının aynı`nı değil de bedelini almış gibi olur.

Kıyemi mallarda faiz olmaz. Bir koyuna karşılık iki koyun satılabilir. Yani cinsten azı çoğu ile satılabilir. Misli mallarda ise faiz cereyan eder. Her iki karşılık ta aynı cins olursa eşit miktarda olmaları farzdır, fazlalık haramdır. Mesela bir kile buğday bir buçuk kile buğdaya satılamaz. Çünkü bu satışta “riba el-fadl” denilen faiz bulunmaktadır. Bu faiz şeran sadece ölçek ve tartı ile satılan misli mallara mahsustur.

Dualarınızda bizi de unutmamanız temennisi ile Allah`a emanet olun.