Hasta ziyareti için hastaneye gitmiştik. Hastane koridorunda konuşan iki gencin sözleri dikkatimi çekmişti. Bir genç diğer arkadaşına soruyordu. Hayırlı olsun, bir oğlun olmuş. Diğeri, “evet bir oğlum oldu ve çok sevinçliyim” diye karşılık verdi. Arkadaşı, ismini ne koyacaksın? diye sordu. Genç adam, ona çoktan karar vermişim dedi, ismi Ebu Ubeyde! Ve sözlerine devem ederek, bugün İslam ümmetinin Ebu Ubeyde’lere ihtiyacı var, diyordu…
Bu manzarayı gördükten sonra Gazze’de yaşananlar ve Siyonistlere karşı kahramanca savaşan HAMAS’ı tekrar düşündüm. Ekranlardan gök gürler gibi Ebu Ubeyde’nin açıklamaları aklıma geldi. Artık tüm İslam âleminin gerçek kahramanıdır O. Ümmetten umudunu kesenlerin umudunu yeniden yeşerten bir kahramandır Ebu Ubeyde. Bugünlerde onun ismi herkesin ağzında. Sadece Müslümanların değil, tüm dünyanın ağzında Ebu Ubeyde ismi yankılanıyor. Zira emperyalizmin ürettiği tüm sahte kahramanların üzerine şal çekti. Kuşağımızın kahramanı olan “Cüneyt Arkın” ve Amerikan kahramanı “Rambo” yalanlarıyla büyüyen nesiller artık “La ilahe illallah” yazan bandajı, yeşil kamuflajı ve yüzünü örten kırmızı poşusuyla tam bir özgürlük savaşçısıyla tanıştı. Yüzünü kapatan kırmızı poşusunu ne zaman çıkaracağı kendisine sorulunca, “Kudüs’ün azat olduğu gün yüzümü açacağım” diyen Ebu Ubeyde uzun zamandır hayal ettiğimiz Selahaddin Eyyubi’yi bize hatırlattı.
Filistinliler onu ve davasının kıymetini çok iyi biliyor. Bu konuda şu tablo dikkatimi çekmişti: Bombalanmış bir mahallenin enkazından çıkan küçük çocuğun toz toprak ve kanlar içerisinde aile fertlerinden önce, “Ebu Ubeyde selamette midir?” Diye sorması, sahabe tablolarını bana hatırlattı. Ebu Ubeyde’nin duruşu sadece Filistin’de değil, tüm insanların dikkatini çekiyor. Bir davanın temsilcisi olan Ebu Ubeyde kendi duruşuyla ve söyledikleriyle ümmete iman ve umut pompalıyor. Yediden yetmişe herkesin dilindedir Ebu Ubeyde. Mahalle sokaklarında kahramanlık oyunları oynayan çocuklar bile artık Ebu Ubeyde’nin ismiyle birbirini çağırıyorlar. Anne ve babalar yeni doğan çocuklarına Ebu Ubeyde ismini veriyorlar.
İslam âleminin Siyonist israil’e karşı kendi liderlerinden beklediği kararlılığı ve cesareti Ebu Ubeyde’nin dilinden dinliyorlar. Ve hatırlayacaksınız savaşın ilk günlerinde şöyle diyordu: “İstediğiniz kadar kalabalık gelin, ister araçlarla ister yaya gelin, ister karadan, ister havadan, ister denizden gelin, hiç fark etmez. Size ölümlerden ölüm beğendireceğiz. Pişmanlıktan kendinize lanetler okuyacaksınız. Gönderdiğiniz her bir askeri, siyah torbalar içinde sizlere geri postalayacağız” diyerek tüm savaş stratejistlerinin dikkatini çekmişti. Ve bunu sadece sözlerle değil, sahadaki cihatlarıyla da net olarak gösterdiler. Bunu yaparken imkânsızlıklar içerisinde imkân üreten ve kıt imkânlarıyla birkaç dakikalık videolarla Siyonist israil’in acizliğini tüm dünyaya gösterdiler. İslam âlemi içerisinde ölü ruhları ayaklandıracak cesareti gösterdiler. Bunu yaparken de şov yapmayan, abartmayan, lafı evirip çevirmeden HAMAS’ın kahramanlıklarını söyleyen ve belgeleyen Ebu Ubeyde tüm Müslüman halkın kahraman olmuştur.
Sonuç olarak; günlük kıyafetleriyle Siyonist israil’in korkulu rüyası tünellerden çıkıp kendi imalatları olan silahlarıyla onların son teknoloji tanklarını havaya uçuran kahramanlar tüm dünyanın dikkatini çekiyor. Çocuklarını ve evlerini kaybetmelerine rağmen yaşadıkları toprakları terk etmeyen yiğitlerin inancı tüm dünyanın dikkatini çekmiş ve binlerce kişi bu kararlılık ve inancı araştırarak Müslüman olmuştur. Bu kahramanlığın başını çeken ve sözcülüğünü yapan Ebu Ubeyde tüm dünyanın dilindedir. Bundan sonra doğacak binlerce çocuğun ismidir Ebu Ubeyde!