Filistin 10 ayı aşkındır yakın tarihte benzeri görülmeyen bir saldırı altında. Siyonist israil her gün onlarca Filistinliyi katlediyor.
Ne zaman ateşkesten söz edilse israilli çeteler yeni bir katliamla süreci baltalıyor. ABD ateşkes istiyor gibi davranıyor, ama israilin bütün bu katliamlarına karşılık en ufak bir misillemede israilin yanında yer alacağını belirtiyor.
Bugün, HAMAS’ın katılmayı reddettiği barış/ateşkes görüşmeleri yine var, Katar’ın Başkenti Doha’da ve Mısır’ın Başkenti Kahire’de.
Dün caniler 3 günlük ikizleri anneleriyle birlikte hunharca katlettiler. Kameralara yansıyan başsız çocuk bedenleri günün kahreden kareleri olarak hafızalara kazıldı.
Filistin Sağlık Bakanlığı'nın açıklamasına göre saldırıların başladığı günden bu yana işgal güçleri tarafından 3 bin 400 katliam gerçekleştirildi.
Siyonist israilin Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının başlangıcından bu yana 16 bin çocuk şehit oldu. Hastanelerde şehit cenazelerini defnetmek için 7'den fazla toplu mezar var.
Kuzey Gazze Şeridi halkı, tehditlere ve aralıksız bombalamaya rağmen yerlerinden edilmeyi reddediyor.
Gazze şeridinin en büyük hastanesi olan Şifa Hastanesi'nin hizmet dışı bırakılması sağlık hizmetlerini olumsuz etkiledi.
Gazze Şeridi dışında tedaviye ihtiyaç duyan 25 bin kişi de dahil olmak üzere en az 91 bin yaralı tam tedavi alamıyor.
Sağlık Bakanlığının açıklaması bu şekildeydi.
Bir önceki gün şehit sayısı 39 bin 929 idi. Tabi enkaz altında çıkarılmayı bekleyen mazlumların cenazeleri bu sayıya dahil değildir.
İsrail bir taraftan Filistin’deki saldırıları yoğunlaştırırken ayrıca Lübnan’a da saldırıyor, farklı yerlerde suikastler gerçekleştiriyor.
İran’ın İsmail Heniyye suikasti sonrası israile bir misilleme gerçekleştireceği konuşuluyor, ancak israilin suç ortakları ABD, İngiltere ve diğer batılı ülkeler bunu engellemek için açıklamalarda bulunuyor ve israile desteklerini açıklıyorlar.
Filistinli müslümanlara yönelik saldırılarını hız kesmeden devam ettiren siyonistlerin bir de Mescid-i Aksaya yönelik çirkin saldırıları/baskınları vardı.
Siyonist rejimin sözde bakanı ile 2 binden fazla fanatik Yahudinin, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’nın kudsiyet ve mahremiyetini çiğneyerek yaptığı alçakça baskın da bir tahrik ve provokasyon amaçlı bir girişimdi.
Soykırımcı katiller bir bölge savaşı çıkartarak daha fazla kan daha fazla gözyaşı dökmek istiyorlar.
Onun için bir an önce bu zalimlere anladıkları dilden cevap vererek oldukları yerde hak ettikleri cezayla karşılaşmaları sağlanmalıdır.
Bu arada bugün ve yarın Meclis açılmışken ve Filistin’i temsilen -ki onun davet edilmesini doğru bulmadım- Mahmut Abbas da buradayken HÜDA PAR’ın Meclis’e verdiği ve ülkemizden Filistin’e giden siyonist katillerin işini zorlaştıracak kanun teklifinin Genel Kurul’a indirilerek görüşülüp kanunlaşmasını sağlamak çok önemli bir adım olacaktır.
Gazze’de mazlumları katleden Türkiye pasaportlu siyonistlere karşı bugün bu adım atılmayacaksa, ne zaman atılacak?