Filistin/Gazze’deki vahşet devam ediyor. Gün geçmiyor ki onlarca mazlum katledilmesin, şehit edilmesin.

Dünya, zillet kisvesine bürünmüş durumda. Demek ki daha koca gezegenin, gayretsizlerden çekeceği varmış. Ülkelerin çıkar ve menfaatleri ülküsü, bütün insani değerleri silip götürdü.

İsrail, Filistin’de soykırıma devam ediyor. Etkili zümreler sessiz, vicdan ehli milyonlar da ne yazık ki çaresiz.

Ancak Türkiye açısından çok değerli bir gelişme yaşandı. Daha önce HÜDA PAR’ın Meclis Başkanlığına sunduğu kanun teklifi önergesi, önceki gün Meclis Genel Kurulunda oylandı ve duyarlı milletvekillerin oylarıyla yasa teklifinin Mecliste görüşülmesine onay çıktı.

Bu çok kritik bir eşikti ve aşıldı. CHP ve DEM’in dışındaki partilerin milletvekilleri teklife destek verdi.

CHP açık olan bir vakıanın bir haber üzerinden değerlendirildiğini iddia ederek soykırıma katılanlara destek çıkmaya bahane üretti.

DEM’liler ise siyonistlerin katliamlarının konuşulduğu bir ortamda konuyu değiştirmeye çalışarak öğretmenlerin sözde haklarını savunmaya çalıştı.

Özetle CHP ve DEM teklife destek vermedi. ‘Türkiye vatandaşı’ etiketi olup da Filistin’de her gün çocuk-kadın katleden siyonistlerin yargılanmalarını bir anlamda kabul etmediler.

İnsanlık sadece insan olanların taşıyabileceği bir melekedir. Bu herkese nasip olmaz. Her gün koparılan başlar, parçalanan bedenler, yıkılan yuvalar, yakılan hanelerin onların nezdinde bir karşılığı yoktu.

Yine anlaşılmış oldu ki savunduğu değerler ve takip ettiği doğru stratejilerle HÜDA PAR daha çok iyi işler yapabilir.

Genel Başkan Zekeriya Yapıcıoğlu Meclis Genel Kurulunda yaptığı açıklamada; "Türkiye Cumhuriyeti pasaportu taşıyan en az 4 bin kişinin Gazze’ye giderek soykırım suçuna fiilen iştirak ettiği bilgisi basına yansıdı. Türkiye pasaportu taşıyan ve siyonist israil hedefleri için askerlik yapanların toplam sayısı ise bunun çok daha üstünde. Gazze’de veya dünyanın herhangi bir yerinde kadınları, çocukları, bebekleri vahşice katleden, bu suretle bütün insanlığa karşı suç işleyen soykırımcı katillerin, daha sonra Türkiye'ye gelip hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına devam etmeleri kabul edilemez." diye konuştu.

Konuşmasında kendi halinde yaşayan Yahudilerle ilgili de değerlendirmede bulunan Sayın Genel Başkan; “Burada mevzu bahis olan hiçbir şekilde kendi halindeki Museviler ya da Yahudiler değildir. Hatta sadece Filistin’de, Gazze’de soykırım suçuna iştirak edenler de değildir. Kanunların en temel özelliklerinden biri genel hükümler içermeleridir. Bizim teklifimiz de dünyanın neresinde olursa olsun soykırım suçu işleyen katillerin cezalandırılmasıyla ilgilidir.” dedi.

Kanun teklifinin amacının ne olduğunu böylece net bir şekilde açıkladı, Zekeriya Başkan. Ancak karanlık Oda’lar hemen maskelerini indirerek siyonistlerden yana taraflarını belli ettiler. Yasa teklifinin Yahudilere karşı olduğunu yani burada antisemitizmin söz konusu olduğu yalanını yaydılar.

İstedikleri kadar kara çalıp yalanlarla iftiralar atsınlar, HÜDA PAR mazlumların umudu olmaya devam edecektir.

Önergenin kabulü için onay veren Milletvekillerimize de buradan bir kez daha teşekkür ederim.