Türkiye’de siyaset yapan siyasi partilerden bir partidir, HÜDA PAR. Kurulduğu günden beri sözü ve özüyle hep dikkatleri üzerine çekti ve çekmeye de devam ediyor.
Bugüne kadar HÜDA PAR salt aldığı oylarla değerlendirilmedi. Gündem oluşturmada ‘büyük’ diye tabir edilen partilerle yarıştı.
Son yapılan hem genel hem yerel seçimlerin en çok konuşulanı yine HÜDA PAR oldu. Kimin konuştuğunun önemi var mı diye sorulsa, bence yok. Çünkü her durumda konuşulan HÜDA PAR’ın aslında vaziyete etkisi dolayısıyladır.
Meclisteki milletvekili sayısı 594, ama bugün yeni anayasayla ilgili dahi konuşulan parti HÜDA PAR’dır. HÜDA PAR’ın da Mecliste 4 tane milletvekili var ve neredeyse bütün kanallarda onların anayasayla ilgili düşünceleri veya anayasanın ilk maddeleriyle ilgili tutumları konuşuluyor.
HÜDA PAR’ı bu denli hesaba katan en önemli sebep bence ilkeli bir parti oluşu ve esen rüzgâra göre sabitelerinden ödün vermemesidir.
Geçtiğimiz günlerde Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir Bey’in, CHP’li vekilin, ‘1400 yıldır zulmediyorsunuz’ şeklindeki saldırganlığına karşılık vermesi gibi.
HÜDA PAR Milletvekili Demir’in, ‘İslami değerlere saldıramazsınız, bunu kabul etmeyiz!’ çerçevesindeki cevabı, bu ilkeli duruşun bir göstergesi olsa gerek.
Sayın Demir, o kadar milletvekili içerisinde, ‘her nerede olursa olsun değerlerimize, dinimize, tarihimize saldırıyı kabul etmeyiz’ şeklindeki duruşuyla, HÜDA PAR’ın ümit olmaya devam edeceğinin de yeniden ilanını yapmıştır.
Söz konusu olan ulvi değerler ve milletin kötülüklerden korunmasıysa, parti çıkar ve menfaatlerini teferruat sayan bir partinin hesabı elbette ki herkesçe yapılır.
Onun için bugün siyaseti iyi takip edenlerin birçoğu, ‘Ben HÜDA PAR’ın çok daha fazla oy alacağını hesaplıyordum’ diyor. Çünkü zahiri sebeplerin hepsi bunu işaret ediyordu.
Ancak dahili ve harici sebepler dolayısıyla bu gerçekleşmedi. Çünkü her tahakkuk edecek olanın mutlaka bir vakti ve zamanı vardır da ondan.
HÜDA PAR, siyasetin kirli yöntemlerinden korunarak aslında bazı yerlere gelmekten de feragat etti/ediyor. Ama Hz. Mevlana’nın Mesnevi’sinde denildiği gibi de, “Padişahlıktan feragat edeni padişah bil. O’nun nuru ayla güneş olmaksızın da parlar durur.”
HÜDA PAR şu an olması gereken yerde olmasa da milletimizin umudu olmaya devam ediyor. Çünkü gelecekte bu ülkeyi dahili ve harici bütün zararlı unsurlardan -Allah’ın izin ve yardımıyla- muhafaza etmeye çalışacak siyasi mefkurenin adıdır, HÜDA PAR!
Sahiden büyüksün HÜDA PAR! Allah seni korusun!