Peygamber (sav), “…Kendinize güzel isimler koyun”(Ebu Davut) buyurmuştur. İsim, kişiyi başkalarından ayırt eden ve onunla özdeşleşen manevi varlıktır.

İsim, kişinin itibarı ve vizyonudur. Kişinin ismi ona vizyon olduğu için Peygamber (sav) kötü isimlerin verilmesini yasaklamıştır. Bu bağlamda olumsuz çağrışım yapan, sahibine kötü veya zararlı bir vizyon olan çok sayıda ismi değiştirmiştir. Bu şekilde Rasulullah (sav) örneğin bir kadının “Asi-isyan eden”  olan ismini “Cemile” bir adamın “hüzün” olan ismini de “Sehl-kolaylık” olarak değiştirmiştir(Buhari). Buradan ismin önemi ve rolü ortaya çıkıyor.

İsim bu denli hayati bir öneme sahip olduğu için bir tezin, bir projenin, bir şahsın güzel ve anlamlı bir isminin olması onun var olduğu anlamına gelir. İsim sıfattan daha üstün ve daha özeldir. Daha kıymetlidir. İsim bir kişide toplanan bütün güzel sıfatların toplamıdır. Bu nedenle Hak Teâlâ Hz. Adem`e (as) önce bütün isimleri öğretmiştir(Bakara:31). Demek ki bu isimlerin öğretilmesi onların varolduğunun, varolacağının delilidir.

İsmi bu denli önemli kılan nedir? Burada çok büyük bir sır vardır. Çünkü sözcük olarak “isim” ile “sema” aynı köktendir. Birbiriyle mutlak surette bağlantılıdır. Neden isim ile sema(gök) kelimeleri birbiriyle bağlantılıdır? Demek ki ismin kökü ve kaynağı göktür, semadır. Demek ki isim semadan geldiği, gök ile bağı olduğu zaman bir anlam ve kıymet ifade eder.

Sema gök anlamındadır. Fakat bir anlamı da çatıdır. Sema bir boşluğun üzerini kapatan ve kaplayan çatıdır. Yani aslında her türlü çatıya sema denilir. Fakat sema evreni kapsayan sonsuz gök ile özdeşleşmiştir. İşte bu şekilde isim de konulduğu kişiyi sema gibi kaplar.

İsim ve sema aynı kökten olduğuna göre verilecek ve belirlenecek ismin gökle, semayla doğrudan bağlantılı olması gerekir. Çünkü yerden gelen isim, yerin dar ve sorunlu zemininin etkisiyle şekillenir. Binaenaleyh bunun afaki bir isim olması mümkün değildir. Gökten kopuk isimler yerin sıkıntılarını, imtihanlarını ve zeminin darlığını çağrıştırır. Bu da böylesi isimlerin semadan, ufuktan ve objektiflikten mahrum olmasına yol açar.

Önümüzdeki Ağustos ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri için muhalefet partileri “çatı aday” arayışını sürdürüyor. Bildiğimiz o ki muhalefet partileri kriterlerde olmasa da çatı adayın isminin belirlenmesinde çok büyük sıkıntı yaşıyor. Çünkü ismin sema ile alakası var. Sen dar düşünürsen, seküler düşünürsen kainatın çatısı olan sema ile bağını koparırsan nasıl herkese hitap edecek çatı bir isim bulabilirsin? Hem vahyin şart olmasının sebebi de bu değil mi? İnsanlar yere münhasır olanı kabul etmez. Ancak çatı bir ismi kabul eder. Evet, çatı bir isim şarttır. Fakat bunu yerde bulamazsınız ki. Çatı isim semavi bir isimdir. İsmi semayı çağrıştırır. Böylece herkes kendini onda görür.

Eğer çatıdan kasıt bir mahalleyse o isim sadece mahalleye, bölgeyse sadece o bölgeye, şehirse sadece o şehre hitap eder. Bu durumda çatının çok yüksek olması gerekmediği için ona uygun bir isim bulmak daha kolaydır. Ancak söz konusu olan bir memleketse bu çatının çok yüksek ve çok geniş olması gerekir. Bu genişlikte, bu yücelikte bir çatı da ancak göktür, semadır. Dolayısıyla böylesi bir çatıya uygun kişinin de ismini gökten almış olması gerekir. Yoksa bu, nasıl semanın altındaki memleketi yönetecek bir isim olabilir.

Çatı aday, çatının genişliğine göre belirlenir. Bu memleket çok geniştir. Ancak gök onu örter. Ancak sema ona gölge olur. Bu memleketin insanları; seküler, yere bağlı birini artık lider olarak kabul etmez. Çünkü kendilerini böyle bir çatının altında görmez ki o ismi kabul etsin. Elbette herkesin bir çatısı vardır ve buna saygı duyulur. Fakat bütün memleketi gölgelendirecek çatı sonsuz göktür. Ancak orayla bağı olan kimse çatı isim olabilir. Bu da korkarım ki çatı arayışı içinde olan muhalefetin içinde hiç bulunmayacaktır. Çünkü ulus ve ırk çatısını, sol ve laik çatıyı esas alan bir zihniyet kendine uygun bir çatı aday bulabilir ama bu, asla memleketin semavi adayı olamaz. Memleket çatı derken semayı, aday derken de sema ile bağı olan birini anlıyor. Bu varsa tamam. Ama yoksa kimse boşuna uğraşmasın. Bunlar, çatı adaydan önce çatının özellikleri hakkında kafa yorarlarsa iyi ederler. Çatı adaydan önce aday çatıyı bilmek gerekir.