Nasip pay, nisap ise belirli bir oran demektir. Bir siyasi hareketin halk içinde sahip olduğu gerçek veya potansiyel destek onun nisabıdır. Bunun oya dönüşmüş olan hali ise onun nasibidir. Nasip derken akla şans falan gelmesin. Nasip, kazandığından ve hak ettiğinden daha az veya daha çok aldığı paydır. Ayette “herkese ancak hak ettiğinden bir nasip vardır” buyrulur. Yani kazandığı ile nasibi aynı olmayabilir.
Bir siyasi hareket önce toplum içinde nisap sahibi olmaya çalışır. Öncelikle topluma bir sistem takdim eder. Bir düşünce sunar. Bunun için taraftarlarını motive olur. Çalışma ortaya koyar. Daha sonra buna münasip bir pay alır. En sonunda nisabının ve nasibinin denkleşmesiyle toplum içinde mansıp sahibi olur.
Bahsettiğimiz bu sürecin belirli merhaleleri vardır. Bunları da birbiriyle bağlantılı altı maddede özetlemeye çalışalım:
-Motivasyon(nasb)
-Sistem(nusup)
-Çalışma(nasab)
-Oran(nisap)
-Pay(nasip)
-Makam(mansıp)
Motivasyon(Nasb):Bir siyasi hareketin motivasyonu, tabiri caizse kurulumu çok önemlidir. Buna “nasb” denilmektedir. “Boşaldın mı yeniden kurul”(İnşirah: 7) ayeti bunu beyan ediyor. Buna göre siyasi bir harekette istikrar ve devamlılık için motivasyon çok önemlidir.
Sistem(nusup): Motivasyonun güçlü ve devamlı olabilmesi için tam ve sağlam bir sistemin, gediksiz bir sistemin olması gerekir. Sistem, kendisi için çalışanları motive ederken halkı da ikna edecektir.
Çalışma(Nasab): Güçlü, açık ve salih bir sisteme sahip olan bir siyasi hareket taraftarlarını motive eder. Halkı da buna ikna ederek bu doğrultuda sevk eder. Bunun için ciddi ve devamlı bir gayretin olması şarttır. Çalışma sadece seçim zamanında değil, her zaman devam etmelidir.
Oran(nisap): Devamlı ve azimli bir gayret sonucunda, bu siyasi hareket artık toplum içinde hatırı sayılır bir nisaba sahiptir. Artık onun bir karşılığı vardır. Unutmamak gerekir ki zekatın bile bir nisabı vardır. Ancak nisaba ulaşan malın zekatı çıkar. Allah (c.c), “Onlar ki zekat nisabına ulaşmak için çalışırlar”(Müminün:4) buyurur. Demek ki nisaba ulaşmak için çalışmak esastır. Ancak bu noktadan sonra insanları tezkiye etme pozisyonu doğar.
Pay(nasip): Bir siyasi hareket toplum içinde nisabı aşmış, barajı geçmiş olmasına rağmen buna paralel olarak nasibini alamayabilir. Çünkü nasibi etkileyen başka faktörler vardır. Bu nedenle Allah (c.c), “Herkese ancak hakkettiğinden bir pay vardır”(Nisa:32) buyurur. Ayette nasibin bazen sadece hakkedilenin bir kısmı olduğu buyruluyor. Demek ki nasip tamamen takdire bağlıdır. Tabi imtihan gereği tersi de mümkündür. Bazen nasip hakkedilenin üstünde olabilir.
Makam(mansıp): bütün bu maddelerin sonucu toplum içinde mansıp yani yetki ve konum sahibi olmaktır. Aslında mansıp köklü olmayı ifade eder. Buna göre toplum içinde köklü bir geçmişi olan toplum içinde kök salan bir hareket eninde sonunda muhakkak mansıp sahibi olur.
Toplum içinde bir konumu, bir karşılığı yani nisabı olduğu halde buna münasip olarak nasibini alamayabilir. Tersi de söz konusudur. Nasibi iyi göründüğü halde gerçekte bir hareket zayıf bir nisaba sahip olabilir. Bu durumda bu yapının nasibini tüketmesi için sabırla beklenir. Mücadeleye devam edilir. Nasip, bir hareketin nisabına delil değildir. Fakat nasibe de müdahale etmek caiz değildir. Herkesin nasibine razı olması gerekir.
Seçimler yapıldı. HÜDA PAR toplum içinde nisap sahibi olduğunu kanıtladı. Sadece nasibi umduğundan az oldu. Ancak bunun taraftarlarının motivasyonunu bozmaması gerekir. Çünkü HÜDA PAR altın oranı yakaladı. Artık HÜDA PAR iki yükseltinin arasındaki mecradır. İki taraftan kayacak olan da oraya düşecektir.
HÜDA PAR, artık güçlü bir söyleme güçlü bir kadroya sahiptir. Güçlü ve erdemli aday profiliyle her toplumdaki nisabını artıracak bunu ilerde muhakkak nasibine yansıtacaktır. Bu nedenle her şey daha yeni başlıyor. HÜDA PAR artık nisabı yakaladı. Şimdi nasibini bekleyecek…