28 Şubat davası kapsamında müşteki sıfatıyla yazılı beyanda bulunan eski Başbakanlardan Tansu Çiller, ``Türkiye`nin önünü açmak, askeri vesayetten kurtarmak ve demokrasinin yerleşmesi için başbakanlıktan dahi vazgeçtim`` ifadesini kullandı.
28 Şubat davası kapsamında talimatla ifadeye çağrıldığı İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi`ne avukatı aracılığıyla 4 sayfalık dilekçe veren Çiller, o dönemde Meral Akşener`in Batı Çalışma Grubu ile ilgili bazı belgeler getirdiğini ve bu belgeleri incelediğini ifade etti.

Çiller, bu belgelerin dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan`a iletildiğini belirterek, "Erbakan, belgeleri dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel`e götürmüş ve Cumhurbaşkanı`nın da o belgeleri üst rütbeli subaylar ile paylaşması üzerine sivil toplum kuruluşlarında ve basın yayın organlarında dönemin içişleri bakanı, eşim, çocuklarım ve benim aleyhimde asılsız olarak karalama kampanyası başladı" ifadelerini kullandı.

Çiller, 28 Şubat kararlarının imzalanmasına ilişkin de şunları kaydetti: "Erbakan ile görüştüm ve Milli Güvenlik Kurulu kararlarının tavsiye niteliğinde olduğunu, 28 Şubat 1997`de alınan kararların imzalanmasının nedeninin de esasen bu kararların tavsiye niteliğinde olmasından kaynaklandığını, bu kararların Bakanlar Kurulu`nda ve Meclis`te görüşülerek, şayet uygun bulunacak olanların uygulamaya konulabileceğini (Bu kararlar, hükümetimiz tarafından uygulamaya konulmamıştır) ancak, asıl tercihimin ve doğru olanın, bu kararlar görüşülmeksizin Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarını emekliye sevk etmemiz gerektiğini söyledim.``

"ERBAKAN HAKLI ÇIKTI"
Komutanların emekliye sevk edilmesi yönündeki teklifini rahmetli Erbakan`ın, "Kararnameyi Cumhurbaşkanı imzalamaz ve yıpranırız"’ diyerek geri çevirdiğini belirten Çiller, "(O zaman biz de erken seçime gideriz) dedim. Sayın Erbakan bu teklifi de `Bizi seçime sokmazlar, partilerimiz hakkında kapatma davası açarlar ve toplumdaki gerilim artar` diye kabul etmedi. Nitekim 22 Mayıs 1997`de Refah Partisi hakkında kapatılma davası açılmıştır" görüşünü aktardı.