Kassam Tugaylarının başlattığı Aksa Tufanı Operasyonu sonrasında Gazze'ye vahşi bir şekilde bombardımana başlayan işgalci siyonistler; karadan, havadan ve denizden yaptığı saldırılarla yıllarca abluka altında tuttuğu Gazze'de 99 gündür katliamlar gerçekleştiriyor.
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Ankara'da da 7 Ekim'den bu yana neredeyse her gün Aksa Tufanı'na destek ve siyonist işgalcilere tepki gösterilmek üzere farklı farklı etkinlikler yapılıyor. Bugün de Asma Köprü Uluslararası Öğrenci Derneği tarafından Şeyh İzzettin Türbesi yanında, siyonizm zulmü ve İslam aleminin tepkisini anlatan bir orta oyunu gösterisi yapıldı.
Gösteride Gazze'de yaşanan soykırım ve vahşet anlatılırken temsili olarak İslam ülkelerinin bayrakları yapıştırılan şahıslar kimisi gözünü, kimisi kulağını kapatırken kimisi de hiçbir şey yapmadan izledi.
Yapılan orta oyunu sonrası "Ümmete Çağrı Kudüs'e Özgürlük" konulu basın açıklamasını Asma Köprü Uluslararası Öğrenci Derneği ve Genç Kudüs Şurası Başkanı Hanefi Sinan okudu.
Müslümanlara birlik çağrısında bulunan Sinan, "Bugün burada, bütün dünyanın gözü önünde Gazze'de devam eden soykırıma karşı sessiz kalanları protesto etmek ve haram aylar vesilesiyle Müslümanlara birlik çağrısında bulunmak üzere toplandık. Buradan ümmete birlik, Kudüs'e özgürlük çağrımızı bir kez daha kamuoyuyla paylaşacağız. israilin onlarca yıldır sürdürdüğü katliamları 7 Ekim'den bu yana soykırıma dönüştürdüğüne şahitlik ediyoruz. Ordusunun sahip olduğu teknolojik imkanların binde biri dahi elinde bulunmayan bir avuç direnişçiyi geçemeyen terör örgütü israil, henüz anne karnında olan ceninden en yaşlı insana kadar ayrım gözetmeksizin sivilleri hedef almaya devam ediyor." dedi.
"israilin anlayacağı tek dil güçtür"
Açıklamasının devamında Sinan, şunları aktardı:
"Bizler biliyor ve inanıyoruz ki hiçbir söz, uyarı, anlaşma ya da uzlaşma girişimleri bu zalimleri asla durdurmayacak. Barış çağrıları, farklı tarihlere ait sınırlara dönme talepleri, BM taksim planı, iki devletli çözüm önerileri hiçbir sonuca varmayacağı gibi barış adına herhangi bir taraf için herhangi bir fayda da sağlamayacaktır. Bunu izah etmek için kelimelere, uzun analizlere gerek yoktur. Zira tarih, okumayı bilenler için apaçık ortadadır. israilin anlayacağı tek dil güçtür. Bu gücü sağlayacak olan da halkları Müslüman olan ülkelerden başkası değildir. Bu ülkelerin yönetimleri, somut, sert ve cesur adımlar atmadıkça ihtiyaç duyulan gücün gereğini yerine getirmek mümkün değildir. Bu gücün tek bir adı ve tanımı vardır o da Müslümanların birliğidir."
"Zulümleri bitirecek olan yalnızca birliğimizden alacağımız güçtür"
İslam alemine, "Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı sarılın; bölünüp parçalanmayın" ayetini hatırlatan Sinan, "israilin gerçekleştirdiği katliamlara karşı dünyada her dinden ve ırktan vicdan sahiplerinin harekete geçtiği ve halkların sokaklarda zulme karşı bütünleştiği bir ortamda kardeşi soykırıma uğrayan Müslümanların başka gündemlerle ayrılıklarını sürdürmeleri tarih ve vicdan yargısında hüküm giymeye mahkumdur. Çağrımız, tüm Müslümanlar ve halkları Müslüman olan ülkelerin yöneticilerinedir. 'Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı sarılın; bölünüp parçalanmayın.' ayetini ve bir olmanın, birlikte durmanın nimetlerini, sağladığı gücü hatırlayın. Zulümleri bitirecek olan yalnızca birliğimizden alacağımız güçtür. İhtiyaç duyduğumuz bu güç, övündüğümüz geçmişimizde değil, 'Ey Allah’ın kulları, kardeş olunuz.' emrini yerine getireceğimiz en yakın gelecektedir. Selam olsun, kalbi birlik için atanlara, selam olsun zulmü durdurmak için adım atanlara, vicdan sahiplerine ve selam olsun dünyanın en özgür en güçlü halkına...!" diyerek açıklamasını sonlandırdı. (İLKHA)