Şark İstiklal Mahkemeleri tarafından şehit edilen Şeyh Said'e yönelik tahkiratlara tepkiler sürüyor.
Şanlıurfa Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı İbrahim Halil Güven, Şeyh Said'in İngiliz ajanı olsaydı ona hiç kimsenin karışamayacağını söyleyerek İngiliz ajanı olanların nasıl yüceltildiğinin bilindiğini aktardı.
"Şehid Şeyh Said için söylenen şeyler birer iftiradan ibarettir"
Şeyh Said'e atılan iftiralara tepki gösteren Güven, "Şehid Şeyh Said için söylenen şeyler birer iftiradan ibarettir. Şehidi tanıyabilmek için o günkü sosyal hayatı, inançları ve bölge halkını tanımak lazım. Resmi kayıtlara bakarak veya o günün şartlarına ve ideolojisine bakarak konuşulursa ortaya sadece iftiralar çıkar. Şeyh Said bir kıyam rehberidir, önderdir ve tüm Müslümanların gönlünde taht kurmuştur. Kendisi Halid-i Bağdadi'nin halifesi olan dedesinin yolunda giden bir şeyhtir ve müritleri vardır. Allah yolunda mürit yetiştiren ve mücadele eden bir kişiliktir. Hilafetin kaldırılması ve cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte hasıl olan şeyler İslam'a ters şeylerdi. Özellikle hilafetin kaldırılması bölge halkında büyük bir hayal kırıklığına sebep oldu. İslam'ın olmadığı yerde İmam'a itaat yoktu. Halid-i Bağdadi'nin müritlerine gönderdiği bir yazı vardı 'İmam, Şeriat-ı garradan ayrıldıysa, İslam'ı terk ettiyse ve İslami yönetimle yönetmiyorsa ona itaat yoktur. Şeyh de buna mukabil olarak Cumhuriyet Halk Fırkası'nın yöneticilerinin kurmuş olduğu ve İslam'ı ortadan kaldırmak için medreselerin kapatılması, hilafetin kaldırılması ve birçok İslam'a ters olan şeylerin hayata geçirilmesinden dolayı böyle bir kıyama başvurdu." dedi.
"Kıyamın sebebi İslam'ın ortadan kaldırılmasından dolayıdır"
Şeyh Said'in İngiliz ajanı olmadığını, şayet ajan olsaydı idam değil bugün bazı kimseler tarafından saygıyla anılacağını belirten Güven, "İslam lidersiz ve halifesiz olmaz. Böyle bir şey kabul etmediği için bir kıyam başlattı. Bütün Müslümanların gönlünde taht kurmuş birisidir. Ona iftira atıp İngiliz ajanı olduğunu söylüyorlar. İngiliz ajanı olsaydı ona hiç kimse bir şey yapamazdı. İngiliz ajanı olanların nasıl yüceltildiklerini biliyoruz. Tarih bunları kaydetti. Belki gerçek olmayan tarihte bunlar geçmiyor ama gerçek tarihe baktığımızda kimlerin ajan olduğunu kimlerin işbirlikçi olduğunu kimlerin onların adamı olduğu çok net açık bir şekilde ortada. Şehid Şeyh Said, onların adamı olmuş olsaydı bugün kimse ona iftira atamaz kimse onun hakkında konuşamazdı. Saygıyla anılacaktı. Şeyh Said kendi dininin önderlerini rehber seçtiği için böyle bir iftiraya maruz kaldı. Şeyh Said kıyama kalktığı zamanlarda hanımı yanına gelip kendisine 'sen bunu yaparsan namusumuz şerefimiz belki ayaklar altına alınacak' deyince Şeyh Said hanımına 'ne ben Hazret-i Hüseyin'den daha değerliyim ne benim ailem onun ailesinden daha değerlidir, eğer ben bunlara karşı çıkmazsam Zebaniler benim sarığımdan tutar cehenneme atarlar' diyor. Kıyamın sebebi budur yani İslam'ın ortadan kaldırılmasından dolayıdır." diye konuştu.
"Şeyh Said'in kıyamından anlamamız gereken şey İslam'ı kendimize şiar edinmemizdir"
Şeyh Said'i anlamak için onun davasına sahip çıkılması gerektiğine dikkat çeken Güven, "Şeyh Said şehadetinden hemen önce Diyarbakır cezaevindeyken kızı ziyaretine geliyor. Kızı babasına 'baba namusumuz ayaklar altına alındı' diyor. Bu sözü üzerine Şeyh Said'in öyle bir sözü var ki 'arkamızdan ağlamayın, ağlayıp da zalimleri sevindirmeyin, kıyamımızı iyi anlayın ve bizden sonrakilere anlatın izim için namus-u Ekber İslam dinidir' diyor. Şeyh Said'in kıyamından anlamamız gereken şey İslam'ı kendimize şiar edinmemiz, bu yolda bedel ödemişlerin yolundan yürüyeceğiz. Kendimize Hazret-i Peygamberi, Hazret-i Hüseyin'i, Şeyh Said'i ve Hasan El Benna'ları rehber edineceğiz. Eğer gençlerimiz bunları örnek alırsa bu çağın vebası haline gelmiş olan ahlaki yozlaşmadan, kültür dezenformasyonundan kurtulmuş olur ve Allah'ın razı olduğu bir gençlik haline gelir. Şeyh Said'in yaşadığı sıkıntıları Abdülhamid Han da yaşadı ve Abdülhamid Han okul kitaplarında hala 'Kızıl Sultan' diye geçiyor. İskilipli Atıf Hoca vatan haini olarak lanse edildi. O günün yönetimi tarafından idam edildi ve son dönemde iade-i itibar edildi temize çıkarıldı. İnanıyoruz ki ileride vicdan sahibi olan kişiler tarafından Şeyh Said'e de iade-i itibar olacak, tekrar aslı konumuna kavuşturulacaktır. Şeyh Said'i anlamak için onun davasına sahip çıkmamız lazım, bıraktığı yerden devam ettirmemiz lazım." şeklinde konuştu. (İLKHA)